Müşteri mağazada sadece ürün görecek, mankenlerde sergilenenleri belki
orasından burasından elleyecek, karar verirse satın alacak ve çıkacak, öyle mi?
Hayır. İçeride ne kadar uzun kalırsa birden fazla ürün satın alma olasılığı
yüksek ve Harry Selfridge de bunun gayet iyi farkında. Bunu sağlamak için de
mağaza içinde değişik alanlarda şovlar, sergiler düzenleniyor, özel ilgi
grupları davet edilerek konuşmalar, partiler, konserler, dans gösterileri, şiir
okuma seansları tertipleniyor ve bu yolla hem ürünler tanıtılıyor, hem de
tüketicinin algısında bir farklı giriş kapısı oluşturularak mağazaya sadakat
geliştiriliyor. Bugün için moda tabirle
event management yapan pek çok
şirketin işini tek çatı altında hallediveriyor yani bizim Harry.
Mağazanın teras katında bulunan Palm Court hem restoran hem de bar olarak hizmet veriyordu
Yetmedi mi? Peki o zaman: “Kıyafet ve aksesuar satan bir mağazada
yemek yemek ne alaka?” gibi tepkilerle yaklaşılsa da eleştirilere aldırmadan
teras katında bir restoran açıyor. Sadece yemek yenilmekle kalınmıyor burada
elbette ve akşamüstü çayları için hanımefendilerin yer bulabilmekte
zorlanacakları bir adres haline geliveriyor kısa zamanda. Amaçlanan, müşterinin
mağaza içinde mümkün olduğu kadar çok vakit harcamasını sağlamak ve alışverişi
bir eğlence gibi algılamasına yol açmak. Yani, yemeğinizi yediniz veya çayınızı
içtiniz, çıkışta da kadın giysi reyonlarının içinde buluveriyorsunuz kendinizi.
Bilginiz için; dizideki pek çok romantik ilişkinin kesişme noktası olan Palm
Court isimli bu yiyecek-içecek mekanı, 1941 yılında Alman uçaklarının
Londra'yı bombardımanı sırasında isabet alıp harabeye dönüyor.
Sadece yeme-içme mekanı değil, sesten uzak bir dinlenme salonu,
kütüphane, revir, şık tuvaletler ve kuaför dükkânı gibi başka alanlar da yer
alıyor mağazanın içinde. Amaç, hep söylediğim gibi sadece ihtiyaçları temin
etmenin ötesinde alışverişin bir keyif haline gelmesi. Peki, alışveriş bir ihtiyaç giderme hali midir, yoksa başlıbaşına bir
keyif mi? Bilmem. Aynaya bakıp kendinize sorun bu soruyu.

Dönemim mühim gazetelerinden birinde yayınlanan Selfridge's reklamı
Elbette bütün bunlar yoğun bir reklam kampanyası ve bu kampanyalarla
beraber “bonus” olarak gelen gazete köşe yazıları ile destekleniyor. Sadece
1909 yılının Mart ayındaki açılış için 18 ileri gelen gazetede 38 reklamı
yayınlanıyor mağazanın ve ödenen bedel de bugünün parası ile yaklaşık 2 500 000
pound civarında. Sadece gazeteler değil, şehrin o yılki telefon rehberinin
kapağı da bu kampanyadan nasipleniyor.