Diriliş Ertuğrul: 13’üncü yüzyıla ışınlanıp geleceğim!

Dikkatimi toplayıp kafama çevirdiğimde karşımda Engin Altan Düzyatan’ı görüyorum. Çekim arasında soluklanan oyuncuya kendimi tanıtıyorum. O da Günay gibi RaniniTV’deki yazıları takip ettiğini ve siteyi çok beğendiğini belirtiyor. Fakat söz konusu birkaç soruluk röportaj olduğunda izin isteyip çekimlerden sonra karavanda yapılmasını rica ediyor.

Aynı sahne yaklaşık 10 tekrarla (tabii yakın plan ve farklı açılardan çekimler yapılıyor) tamamlanıyor. Sonrasında da soluğu Düzyatan’ın karavanında alıyoruz. Hazır bu fırsatı yakalamışken yıllar önce iki kere gittiğim, DOT’un ‘Kürklü Merkür’ oyunundan sözü açıyorum. Düzyatan, ‘Diriliş Ertuğrul’la ilgili bir yorum beklerken bu oyunu duyunca şaşırıp seviniyor. Sonuçta ‘Kürklü Merkür’den bahsetmeden olmazdı. Bana göre Serkan Altunorak, Tuğrul Tülek, Rıza Kocaoğlu ve kendisinin oyunculuk açısından devleştikleri bir prodüksiyondu. Bu yorumdan sonra hemen söz, babalığa geliyor. Baba olduktan sonra iş disiplininde değişiklik olup olmadığını soruyorum. Sonuçta en azından evine daha erken gitmek istiyordur. "Bir an önce gitmek istiyorsun ama bir şey de yapamıyorsun, şartlar belli. Şansıma çok ağır çalışan bir ekip değiliz’’ diyor ünlü oyuncu.



Yazı devam ediyor...
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER