Kiralık Aşk'ın şifreleri: Elma, kuş, vesaire vesaire...

Birer afrodizyak olarak fıstık ezmesi, kalem, elma işte!

Bizimkiler biraz garip, kabul edelim. Yani herhalde bir tanesi kirpiğinin bir teline zeval gelsin gönlümüz elvermese de soğuk nevaleliğin kitabını yazmış bir buzlar kralı, diğeri de safozluğuna ve akla hayale sığmayan bazı yanlışlarına rağmen her haliyle ortalığa ateş eden bir afet-i devran olduğundan mıdır nedir, bir türlü alev alamadan aylardır tutuşa tutuşa kor oldular, milyonları da deli ettiler. Onlar ellerinde fıstık ezmesi, kalem ve elma gibi objeleri oyuncak ededursun; TV karşısında esas maskara olan Kiralıkçıların kafasından eksilmeyen kadim dost ‘huni’ye bu vesileyle buradan bir selam!

Kaşık kaşık fıstık ezmesi yiyen ve o gece aynı evde kalacağı adama “siz baya baya kendinizden geçtiniz” demek sadece Defne Topal’a özgü bir maharet olsa gerek mesela. Sonra aynı Ömer beylere akşam saatin bilmem kaçında Şükrü abileri alet ederek fıstık ezmesi göndermek de Defne hanımların tekelinde olsun, tamam! Ama basit bir siyah kalem boynuna değdi diye Defne’ye “ben şey oluyorum!” diyen Ömer İplikçi; yine geldin tek bir sözünle bütün “oha”ları hanene yazdırdın, her yerde haksız rekabet her yerde haksız rekabet nereye kadar ama!

Bir de elma var tabii. Elmayı unutmak ne mümkün Ömer! Sembollerin kraliçesi; kötü cadının pamuk prensese verdiği zehirli elmadan tutun; Adem’le Havva’nın dişlerini geçirip cenneten düşmelerine vesile olan tatlı elmadan çıkın, tabağımızdakinin elma mı ayva mı armut mu olduğunu daha tam ısıramadığımız için anlayamadık zaar! Ama şunu biliyorum ki daha önce literatürde bulunduğuna emin olmadığım, fakat son 15 gün içinde tıp sözlüklerinde muhakkak yerini almış olması icap eden elma alerjisinin tedavisini henüz modern tıp bulabilmiş değil! Yine de bilime olan güvenimiz tam, biz bir süre yanaklarımız kırmızı olarak hayatımıza devam etmeye razıyız diyelim, elmayı suluya, konuyu tatlıya bağlayalım ^^ 

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER