Bir “en”lerin çifti hikayesi: Defne ile Ömer

“Ya eşsizsek? Ya hiç birimizin hayatı diğerinden önemli değilse? Ya hepimiz birer yıldız oluyorsak?” 

Akşam güneşinin cayır cayır yaktığı Defne, karşıdan gelen Ömer’i gördüğü an, işinin bittiğini bilir. Aynı akşam, Ömer’in içinde kolay kolay uyanmayan birileri, Defne’yi kolundan tutar ve ona yıldızları seyrettirir. Defne, masumiyetiyle, gerçekliğiyle, olabildiğince kırılgan ama bir o kadar güçlü benliğiyle önce gökyüzünde, sonra Ömer’in gönlünde, bir yıldızı kaydırıverir. Kendinden başka kimselere hesap vermemelerin insanı Ömer, kendisinin bile bilmediği duygularını başka bir kalbe dökülürken bulur. Ama Defne söz konusuysa başınıza gelecekler asla sıradan değildir. Bir an gök kubbenin altında yıldızları seyredersiniz, bir bakmışsınız, o gerçekliğin girdabına kapılıp havuzun dibini boylayıvermişsiniz. 

Defne ve Ömer’in neden “en” olduğunu bilmek için tek bir sahne izlemeniz gerekse, o belki de bu sahnedir. 

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER