Unutulmaz Babalar

Öyle Bir Geçer Zaman Ki - Ali Kaptan
Beelzebuby

Hayatımızda aynı anda birden fazla kimliği taşımak zorunda kalırız ve kimliklerimizin arasındaki dengeyi sağlarsak bir anlamda mutluluğa ulaşabiliriz. Ali Kaptan bu dengeyi sağlamakta son derece başarısızdı. Kaptan olmanın getirdiği sorumluluk altında ezilen, baba olduğunu unutan bir adamdı. Hayatta sahip olduğu tek şeyin, uzun yolculuklara çıktığı gemisi ve yalnızlığı olduğunu düşünüyordu. Kendince haklı sebepleri vardı, çocuklarına olan sorumluluklarını para kazanarak yerine getirdiğini sanıyordu. Ama yetmezdi, çocuklarını ne kadar tanıyordu ki? Mete'nin ne kadar agresif bir çocuk olduğunu ve agresif olmasının nedeninin de koruyup kollayan bir baba eksikliğinden kaynaklandığını anladığında, Mete çoktan eve dayak yeyip gelmişti. Oğlunu ilk kez böyle gördüğü için tepkisi de bir o kadar öfkeli, aynı zamanda ne yapacağını bilemez bir haldeydi. İlk bölümde hatırlarsınız, Mete ''Keşke yanımızda olsaydın, keşke bizi sevseydin baba..'' cümlesiyle aslında her şeyin sebebini açıklamasına rağmen; Ali Kaptan'ın ağzından çıkan tek cümle ''Mete, ne oldu sana..'' olmuştu.

''Sen geminin kaptanı, biz de senin güvertendeki çalışanlarız değil mi?'' demişti Cemile, Ali Kaptan'a. Haklıydı; Ali Kaptan, seferlerden ailesinin yanına döndüğünde bile hırçın dalgalara dümen sallarken buluyordu kendini. Onun yokluğunda o kadar çok olay gelişmiş oluyordu ki; saf bir istekle otorite kurmaya, ailesini sahiplenmeye çalışşa da kontrol edemiyordu hiçbir şeyi. Bu yüzden Osman'ın üzerinde hakimiyet kurmaya çalışıyordu; Osman küçücüktü, saftı, sevgi doluydu. Mete, Berrin hatta Aylin büyümüş, Ali Kaptan'dan habersiz bir birey haline gelmişlerdi. Ali Kaptan, sadece Osman'ın yanında kendini yabancı hissetmiyordu.

Oğlunun sırtında mandolin kıran bir babayken; oğlunun yüzüne baktığında içi titreyen, dokunmak isteyip dokunamayan, sarılmak isteyip de sarılamamanın verdiği yükün altında ezilen, gerçekten sahip olduğu değerlerin farkına varan bir baba oldu Ali Kaptan, zamanla. Evlatlarıyla arasına örülen mesafeyi en aza indirmek için çabaladı fakat geçmişte yaptıklarını ne kendi unutabildi ne de evlatları.. Ve ona yakışan bir şekilde yine kaçtı Ali Kaptan.. Ait olduğu yere gitti, bir daha dönmemek üzere. Dalgalar arasından el salladı sevdiklerine..  


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER