Behzat Ç. | Behzat - Esra
Ece Tabakoğlu

Behzat kendi dertleriyle, acılarıyla o kadar meşguldür ki yanı başındaki Savcı Esra’nın onu sevdiğini anlayamaz. Çünkü Behzat geçmiş acılarına saplanmış kalmıştır. Belki de geçmişi geri getirir diye ilk aşkı Bahar’a evlenme teklif etmiştir. Ancak Behzat Bahar’a mutluluğu vaat edememiştir. Ama Bahar, Behzat ile beraber mutsuzluğa “evet” demez. Bahar’ın ret cevabı ile iyice yalnızlaşan ‘Amirim’ yalnızlığını Savcı Esra’nın arkadaşlığı ile giderirken, Esra ile ufak ufak flörtleşir. Ama asla aklına Esra’nın kendisine hissetlerinin onun gördüklerinden çok daha derin olduğunu akıl edemez. Bu duygularla Esra’nın kapısına gelir. Ve bana göre Türk Dizi Tarihi'nde bir kült olacak diyalog ve öpüşme yaşanır.

Bu sahne efsanedir çünkü kadın bir karakter açık yüreklilik ile aşkını itiraf eder ve bunu yaparken kendini acındırmaz ve ya romantizme bağlamaz. Tam tersine sevdiği adama sevgisi ile meydan okur. Behzat bu meydan okumaya kendisinin ne kadar çekilmez bir insan olduğu savı ile karşılık vermek ister. Ama Esra, “biz de mutsuz oluruz, ben senle mutsuzluğa da varım” diyerek, Behzat’ın taze yarasına merhem olur. Behzat o anda kendisi ile beraber mutsuz olabilecek, acıyı paylaşabilecek kadının geçmişte değil bugünde olduğunu anlar. Şaraptan aldığı cesaret ile Savcı Esra’ya beklediği cevabı, yerli dizi tarihinin en tutkulu ve cüretkâr öpüşme sahnesi ile verir.