Unutulmaz 'İlk Öpüşmeler'

Bir Bulut Olsam | Serdar - Narin
Zeliha Ece Yazıcı


Nur içinde yatsın Meral Okay'ın Muhteşem Yüzyıl'dan önceki Asmalı Konak'tan sonraki başyapıtı Bir Bulut Olsam hafızalardan silinecek türde bir dizi değil. Mardin'in muhteşem atmosferinde aşklar da şehrin güneşi kadar yakıcı, soğuğu kadar kesiciydi. Mustafa'nın deli aşkıyla tutulduğu; dokunsan kırılacak bir çiçek kadar saydam ve narin bir kız vardı, adıyla müsemma Narin. Bir de Mardin'e hizmet için gitmiş, hem şifa dağıtmak hem de topraklarını mayınlardan arındırmak için çalışan bir koca yürek Dr. Serdar vardı. Mustafa'nın hastalıklı, çılgın ve saplantılı aşkı arasından sıyrılıp nefes almaya çalışan, bataklıkta açan bir gül gibiydi Serdar ve Narin'in birbirine duyduğu aşk. Hep diğer büyük, ama garabet olan aşkın gölgesinde kaldılar. 

Ben de çıldırıyordum Mustafa'nın yakıcı, yıkıcı, taş taş üstünde bırakmayan sevdası uğruna yaptıklarına. Onun tüm deliliklerine kapılmamı sağlayan faktör Engin Akyürek'in uğruna ölünesi oyunculuğu sayesindeydi. "Gözlerinden sen sorumlusun Engin Akyürek." der, çekilirdim kenara. "O da öyle bakmasaymış, yakmasaymış ciğerimi," bahanemdi tüm vahşetine. Mustafa'nın gözlerine hapsolmuş ve aşkını ikna edebilmek uğruna yaptığı her deliliğe efsunlanmış halde onay verirken diğer yandan ılık ılık içimize akan tertemiz, masum bir aşktı Serdar'ın aşkı. 

Dr. Serdar gibiler her zaman böyle aşık olabilirler mi Narin gibilere? Okutulmamış, ezilmiş, tek bir kirpiğinin eğiminden bile korunmaya muhtaç olduğu anlaşılabilen bu kara bahtlı, kara kaşlı, kara gözlü kızlara gerçekten aşık olabilirler mi? Aşık olurlar da peki cesaret edebilirler mi? Hele Mustafa gibi 'yedi bela hüsnü' bir tehdit varken. Dr. Serdar, mayınlarla dans eden adam, yer mi bu numaraları? Mustafa ancak bir başka mayın kadar engel teşkil edebilirdi Serdar'ın hayatında. Mustafa'nın onlara doğrulttuğu namlunun ucundayken "Narin benim." dedi Serdar. Ürkek bir ceylan gibi olan Narin de korkmadı, onu hayata döndüren adamın elini tuttu. Namluyu doğrultan adam onu defalarca kere öldüren adam, elini tuttuğu adam ise ona defalarca kere can veren adam. Böyleydi onların baş kaldırılışı. Yaptıkları o topraklarda devrim sayılırdı. Verdiği öpücük sadece bir öpücükten daha da ötede, bir hayat öpücüğü niteliğinde. Narin'in çarpan yüreği, Serdar'ın titreyen gözbebeği ve huzurlarınızda bir narin/körpe öpücük. Aytekin Ataş'ın büyülü müzikleriyle.

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER