Kaçak Gelinler | Selim - Şebnem
KitapkurduGeçenlerde düşündüm de, ben hep çekişen ve inatlaşan çiftleri seviyorum. Bu ister okuduğum kitap, izlediğim dizi ya da film olsun değişmiyor. Şebnem ve Selim'de bu çiftlerin en sonuncusu. Yaz işi olması sebebiyle biraz daha eğlenceye kaçan bir iş olduğundan ilk başta dikkatimi çekmemişti. Yayınlandığı günün tekrarında izlediğimi hatırlıyorum ilk bölümü. Sonra da sıkı bir takipçisi oldum çıktım işte.
İzleyen hemen hemen herkesin dikkatini çeken ilk karakter Şebnem olunca, onun yıldızının bir türlü barışamadığı Selim'de hemen radarımıza girdi haliyle. Kendilerine has laf dalaşları, sürekli bir üstünlük savaşı halinde olmaları bile aralarında yaşanacak aşkın teminatı gibiydi. Hâl böyle olunca, ŞebSel diye tutturmaya başladım ben de herkes gibi. Ama kolay aşk olur mu? Olmaz. Olsa bu kadar kıymete binmezdi sanırım. Şebnem ve Selim'in birbirlerini parçalayarak, zarar vererek sevmeleri aşk konusunda ne kadar tecrübesiz olduklarının kanıtı gibi.
İşte onların ilk öpüşmesini unutulmaz kılan da tam olarak buydu. Şebnem, inat uğruna,intikam uğruna Selim'i kaybetme derecesine gelmeyi göze alacak bir karakterken bir öpücük çok şeyi değiştirdi izleyenler bilir. Aralarında kavga ederken bile oluşan elektrik öpüşürken hissedilmese, tam bir hayal kırıklığı olurdu benim açımdan. Ama şükür ki İstanbul'un elektrik ihtiyacını karşılayacak kadar tutku doluydu. Selim'in kendince aşk itirafını da unutmamak lazım tabii sonrasında.