YASEMİN
ÜNSAL GÜRSOY (BEREN SAAT)
Yasemin
Ünsal, o dönemin Demokrat Parti milletvekili Rıza Ünsal ve ev
el işlerindeki hüneriyle tanınan Nezahat Ünsal’ın kızıdır.
Resme olan yeteneğiyle dikkat çeker. (Sonrasında güzel sanatlarda
resim öğretmeni olarak görürüz.) Henüz liseli bir genç kız
iken tanırız Yasemin’i. Dondurma üzerine limonata içip bir de
üstüne pasta yiyebilecek kadar çocuk; Ahmet’i hiçbir ümit
olmadan yıllarca bekleyecek kadar da olgundur. Sempatik, narin
yapısıyla girdiği her ortamda fark edilir. Ancak O sadece Ahmet’in
dikkatini çekmek ister. Bunu da başarır. Ahmet, Yasemin’in
günlüğünü okur ve ardından Yasemin’in aşkına karşılık
verir. 27 Mayıs, çiftimizin üzerine postalıyla basıp geçer.
Yasemin, ihtilalin ardından bir anda büyür, olgunlaşır. Aslında
dizide herkes için hayat 27 Mayıs’tan sonra başlar. Yasemin; 12
Eylül 1980’e kadar izleyeceğimiz dönemde, hayata karşı güçlü
olmayı öğrenir. Mücadeleci yapısından taviz vermez. Zaman zaman
kırılır, dökülür ama her zaman önüne bakar. 1980 darbesi
öncesi Yasemin; kızı Rüya ve eşi Ahmet’le mutlu bir hayat
sürmektedir. Artık karşımızda yüzme yarışları için
heyecanlanan liseli Yasemin değil, aşık olan kızını, yaşadığı
deneyimlerden yola çıkarak teselli eden anne vardır. Yasemin de
ekranlara kardeşi Işıl’a el sallarken veda eder. Ancak
kalbimizde kalan ince sızı, Yasemin ve Ahmet’in hiçbir zaman
bize veda etmediğini hissettirir...