Türk
televizyonculuk tarihi, açısından oldukça önemli olan Hatırla
Sevgili,
benim hayatımda da önemli bir yere sahip.
6
Kasım 2006, soğuk ve fırtınalı bir Ege gecesi,
sobalı, sıcak bir Anadolu evi... Televizyonda; TV8 ekranlarında
yayınlanan İngiltere premier League’in 11. Hafta kapanış maçı;
Watford – Middlesbrough...Yani ortam zap yapmak için uygun. İşte
Hatırla
Sevgili ile
tanışmam; bu zap sırasında Hüseyin Avni Danyal’in
canlandırdığı Adnan Menderes’i ekranda görmeme rastlar.
O
dönem, ailemin geçmişinin de getirdiği alt yapıyla, tarihi
araştırma metodları üzerinde kafa patlatıyordum. Bu yüzden
yakın geçmiş Türk siyasi tarihine oldukça hakimdim. Daha on beş
gün önce hakkında makale okuduğum “17
Şubat 1959 Türk Hava Yolları Londra Kazası” olayını
televizyonda görünce, dizi ilgimi çekmeyi başardı. O gece aile
büyüklerinin de bana katılmasıyla evde ne izleneceğine kesin
olarak karar verildi.
Hepimizin
bildiği gibi, Hatırla
Sevgili;
klasik bir aşk hikayesi değil; dönemin yoğun siyasi
olaylarının, aile yapısına etkilerini gösteren adeta sosyolojik
bir başyapıttır. 60lı yıllarda çocuk olanların, nasıl bir
ortamda büyüdüklerine dair, çok çarpıcı ve yaralayıcı
bilgiler vermektedir . Benim için Hatırla
Sevgili,
dönemin siyasi olaylarına tanıklık etmek ve yaşanan acıları
paylaşmak olsa da, dizinin anlamı herkes için farklı.
Herkes
diziden kendine göre bir mesaj çıkarsa da, bence toplum olarak
almamız gereken çok önemli bir ders vardı. Her şeyden önce buna
değinmezsem, kendimi dizinin kıssadan hissesine ihanet etmiş
hissederim..
60lı
yıllarda yaşanan siyasi gelişmelerin sonucu olarak toplumda ortaya
çıkan büyük ayrım, dizide ilk dakikadan itibaren yansıtılmıştır.
O dönemde insan ilişkileri siyasi görüş çerçevesinde
gelişiyordu. Yani dostluklar, düşmanlıklar, aşklar, iş
arkadaşlıkları karşıdakinin siyasi görüşüne göre
kuruluyordu. Çok partili dönemden hemen sonra başlayan süreçte,
insanlar toplumda “sağcı” ya da “solcu” olarak
nitelendiriliyordu. Apolitikliğin vatan hainliği sayıldığı bu
dönemde toplum, keskin çizgilerle ikiye ayrılmaktaydı. En can
yakıcı tarafı da, zıt politik görüşe sahip insanların
birbirlerine karşı son derece acımasız olmalarıydı. İşte,
Hatırla
Sevgili’nin
iki ailesi; Gürsoy ve Ünsal aileleri, bu acımasızlığın örneği
olarak karşımızdaydı. Eskiden çok
iyi dost olan iki aile, siyasi görüş farklılıkları yüzünden
ayrılmaya başlamış ve adeta düşman olmuşlardır.
Dizinin
bize gösterdiği en önemli şeylerden biri, toplumun o dönemki
cehaleti ve toplumsal ayrışmanın kötülüğü... En büyük öğüt
ise, tekrar bu durumlara düşmememiz gerektiği. Ülkede ne zaman
ayrılık çanları çalmaya başlasa, insanlara Hatırla
Sevgili’den
bu bölümleri izletip “Bu hale mi düşmemizi istiyorsunuz?
Birbirimizin acısından zevk alır hale mi gelelim?” demek
istiyorum.
Sosyal
bilincin çok yüksek olduğu dizi, dizi olmanın da gerekliliğini
yerine getirmekte. Sadece nesnel bir tavırla olan olayları
izleseydik o zaman bir dizi değil belgesel izlemiş olurduk. Hatırla
Sevgili
bunu yapmadı.
Hatırla
Sevgili
demişken Büyükada’nın diziye kattıklarını ve dizinin
mükemmel dokusundan da bahsetmek gerek.
Dizide
sıkça bahsedilen çiçek kokularını, diziyi izlerken evin içinde
duyabiliyorduk. İnsanlar arasındaki samimiyet, masumiyet ve
içtenlik duyguları oldukça etkileyici kurulmuştu. Geçtiğimiz
günlerde tekrarlarını izlerken fark ettim ki, dizi; hâlâ
suratımda aptal bir gülümseye sebep olmayı başarıyor. Tabii ki
bunda oyunculukların, kostümlerin, set ekibi ve müziklerin
başarısı da büyük rol oynamakta. Ancak yine de,
Hatırla Sevgili
dokusu diye bir dokunun gerçekliğini kimse reddedemez.
Bir
kış gecesi tanıştığım ve “1959
yılı siyasi olaylarını anlatan televizyon dizisi”
olarak hayatıma giren Hatırla
Sevgili,
hayatımda sekiz yıldır önemli bir yere sahip. Özellikle yakın
tarihinden bihaber gençlere her fırsatta tavsiye ediyorum. Son
sekiz yıldır, dizinin tekrarlarını sürekli izlediğimden ve
arkadaşlarımla dizinin nostaljisine dair konuştuğumdan, Hatırla
Sevgili her
an benimle...
Üstte
uzun uzun anlattığım gibi, tarihimiz acılarla dolu... Bu acıları
yaşayanlar, çok yaşlı ya da bize çok uzak kişiler değil.
Benim amcam, senin baban, onun arkadaşı... Bir çoğumuz 70li ve
80li yıllarda bu acıları ucundan da olsa yaşayan insanlarız. Bu
yüzden yaşananları ekranda görmek bizim için çok etkileyici.
Tarihi
akışı hiç bozmadan ve hemen hemen hiçbir
olayı atlamadan anlatmasıyla
da bizi ekrana bağlayan Hatırla
Sevgili;
Ahmet-Yasemin aşkı, gençlik olayları, dönemin aile yapısı,
1960-80 Türkiyesi ve çok daha fazlasıyla her zaman izlenen bir
dizi olmayı başardı.
Dizide
siyasi olaylarının dışında kalmayı -az da olsa- başaran
Yasemin ve Ahmet aşkı, dizinin temel dinamiğiydi. Dizi bu
dinamikten besleniyordu. Benim gibi dizide "tarihi"
izleyenler bile bu aşktan etkileniyordu. Dizinin temel dinamiği
olmasının yanı sıra aralarındaki masumiyet de bizi ekrana
çekiyordu. Dönem açısından bakıldığında Ahmet-Yasemin aşkı,
masumane duygular ile seyirciyi mest etmeyi başarmıştır. (Hatta
televizyon tarihimizin en iyi çiftleri derlense, ilk sıralarda yer
almalılar diye düşünüyorum.)
Maalesef
hayatımızda sadece iki sezon yer almış olan dizinin, ilk
sezonuyla ikinci sezonu arasındaki fark da bir hayli büyüktür.
İlk sezonda; Adnan Menderes'in uçak kazasının, 27 Mayıs Darbesi
öncesinin, 27 Mayıs Darbesi’nin, Adnan Menderes'in idam
edilişinin karakterlerimizin üzerindeki etkisi anlatılırken,
ikinci sezonda tüm karakterlerimiz büyümüş ve yaşanan bu hazin
olayların etkisi altında kalmıştır. İkinci sezonun ana teması,
60lı yılların sonunda başlayan gençlik hareketleri oldu. İlk
sezondaki ailenin küçük çocukları da büyüyüp gençlik
hareketlerinde aktif rol oynamaya başladı.
Dizi,
2006-2008 yılları arasında yayınlandı. Özellikle ikinci sezonda
anlattığı gençlik hareketleri yüzünden siyasi baskılar altında
kalıp yayından kaldırılma tehlikesi yaşasa da, sağ salim final
yaptı. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının anlatıldığı dönem,
ülke açısından çok hassas olduğundan, bu olayların anlatıldığı
bölümler büyük ilgi görmeyi başardı.
Hatırla
Sevgili;
60 darbesi, Adnan Menderes’in idamı, gençlik hareketleri, Deniz
Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamı, 80 darbesi gibi
hem sağ hem de sol görüşün yaşadığı olayları anlattı.
Bunları anlatırken, hiçbir kesme haksızlık yapmadı,
objektifliğini hiçbir zaman kaybetmedi.
Dizinin
bu büyük ve çarpıcı başarısının en büyük mimarı,
oyuncularıdır. Beren Saat, Cansel Elçin, Avni Yalçın, Engin
Şenkan, Lale Mansur, Okan Yalabık ve daha niceleri... Bu özel ve
aydın oyuncu kadrosunun başarıyı getirmesi kaçınılmazdı.
Başarının
mimarı demişken, son olarak müziklerden bahsetmeden geçemeyeceğim.
Dizinin müzikleri de dizi kadar bir kült olmayı başarmıştır.
Hâlâ Hatırla
Sevgili
etkisiyle günümüzde bir çok dizide kullanılmaktadır. Müzikler
de, dizinin kendisi gibi, yakın tarihten ilham alınarak
yapılmıştır. Hem dönemi yansıtan yeni besteler yapılmış hem
de o zamana ait bilinen besteler kullanılmıştır.
Müziklerin;
dizi bittikten yıllar sonra bile aynı etkiyle dinlenebilir
olmalarından dolayı birkaç tanesini paylaşmak istiyorum..
Söz/Müzik:
Muhlis Sabahaddin Ezgi – Performans: Eylem
Aktaş
http://www.youtube.com/watch?v=eXV9M6REBZI
Söz:
İbrahim Karaca – Müzik: Hüseyin Yıldız – Performans:
Geçmişten Geleceğe
http://www.youtube.com/watch?v=1Os8GOFT58A
Söz:
İbrahim
Karaca–
Müzik: Kemal Sahir Gürel – Performans: Atakan Akdaş
http://www.youtube.com/watch?v=oB2QXaymRBI
Müzik:
Kemal
Sahir Gürel, Hüseyin Yıldız
Söz:
Erdal Güney – Müzik: Mustafa Nuhut – Performans: Eylem Aktaş
http://www.youtube.com/watch?v=0CHm4ryQaZY
Söz:
Kemal Sahir Gürel, Hüseyin Yıldız – Müzik: Kemal Sahir Gürel,
Hüseyin Yıldız- Performans: Erdal Güney
http://www.youtube.com/watch?v=I53-rMTB2Ds
Son
söz..
Hatırla
Sevgili
2006-2008 yılları arasında yayınlanmış ve Türk televizyonculuk
tarihine damga vurmuş bir dizidir. Bir benzeri şimdiye kadar
yapılmamıştır.
Yakın
tarihimizi; harika aşk hikayeleri, aile öyküleri ve arkadaşlıklar
üzerinden mükemmel bir şekilde anlatan tek dizi olmasıyla da
televizyonculuk tarihimiz açısından çok özel bir yapımdır.
Böylesine
farklı ve özel bir hikayeyi yayınlandığı zaman izlediğim için
kendimi özel hissediyorum. Evet Hatırla
Sevgili
izleyicileri özeldir.
Oyuncular
ve müzikten sonra teşekkür bölümümde yapım ekibi var..
Proje
ve senaryo ekibi, Tomris Giritlioğlu önderliğinde; Nilgün Öneş,
Şebnem Çitak, Aylin Alıveren’e; yönetmen ekibi; Ümmü Burhan
ve Faruk Teber’e...
Bu
eserin bizlerle buluşmasında, ufacık bile olsa, katkısı olan
herkese sonsuz teşekkürler.
Son
cümlem ise genç nesle ve onların yönlendirilmesinde sözü olan
ebeveynlerine..
Hatırla
Sevgili izleyin,
izletin.