20'li
yaşların başındaki Necdet, Ada'da babasının pastanesinde
çalışan sakin, duygusal, naif bir gençtir. Dominant bir babası
ve sessiz, sakin bir annesi vardır. Kız kardeşi Lale'yi çok sever
ve ona örnek bir ağabeydir. Küçüklüğünden beri hayatını
geçirdiği Ada'da küçük ve sıradan bir hayatı vardır.
Babasının sert karakterinden dolayı bastırılmış bir karaktere
sahip olan Necdet, hayatıyla ilgili isteklerini babasına açsa da
babası ona asla güvenmez ve destek olmaz. Bu sebeple babasıyla ara
sıra büyük kavgaları olur. Sürekli kendini babasına ispat etme
isteği içindedir. Öyle ki bir yerden sonra gözü kararır ve
ailesini karşısına alma pahasına İstanbul'da pastane açmaya
karar verir. Necdet iş hayatında hep ayakları yere basan kararlar
alır ve en sonunda İstanbul'un en iyi pastanesinden birinin sahibi
olur. Bu anlamda kararlı, çalışkan ve istediğini elde etmek için
canını dişine takan bir insandır.
Çok
sade ve sıradan biri olarak görünen Necdet aslında sanatsal ve
entelektüel yönü kuvvetli bir insandır. Boş vaktinin çoğunu
çalışma odasında kitap okuyarak, müzik dinleyerek
ve
gitar çalarak geçirir Necdet. Çocukluk arkadaşı Ahmet ve Teo en
yakın arkadaşlarıdır. Aynı zamanda yine küçüklüğünden beri
tanıdığı Yasemin'e karşı platonik bir aşk besler ve bunu
herkesten saklar, kendi içinde yaşar. Ancak Necdet, en yakın
arkadaşı Ahmet ve aşık olduğu kadın Yasemin'in birbirlerini
sevdiğini öğrendiğinde, umutsuz bir şekilde sevenlerin aşklarını
destekler. Ama hayat onu öyle bir noktaya getirir ki sevdiği kadını
intihardan kurtardığı anda hamile olduğunu öğrenir ve ona
göstermelik bir evlilik yapmayı teklif eder. İsteği Yasemin'i bu
çaresizliğinden kurtarmak olan Necdet, Yasemin'in hala Ahmet'e aşık
olduğunu bile bile onunla evlenir ve tüm hayatını ona adar. Çok
iyi bir arkadaş, evlat, ağabey ve iyi kalpli bir insan olmasının
yanı sıra Necdet de kendi bencil duygularına yenilen bir insandır.
Yasemine nikahlandıkları sırada Ahmet'in geldiğini söylemez.
Çünkü Yasemin'i kaybetmekten korkar, hem de her zaman.
Necdet
aynı zamanda mükemmel bir babadır. Yasemin'in kızı Rüya'yı
kendi öz kızı gibi sever. Onunla yakından ilgilenir; beraber
şarkılar söylerler, oyun oynarlar. Hasta olduğunda sabaha kadar
başında bekler. Rüya da Necdet’I çok sever. Baba-kız
ilişkileri çok sıcak, derindir ve aslında baba-kızdan çok
arkadaş gibidirler. Ancak Yasemin'i kaybetme korkusuna zamanla
Rüya'yı kaybetme korkusu da eklenir, özellikle gözünün önünde
Ahmet ve Yasemin tekrar yakınlaşırken.
Yıllar
geçerken Necdet'in Yasemin'e olan tutkusu, takıntıya ve
kıskançlığa dönüşür. Karşılıksız aşkını Yasemin'e
belli ettiği anlarda aşkının karşılıksız olduğ sürekli
yüzüne çarpılır ve hem utanır hem de pişman olur. Necdet hem
kırılgan hem de naif bir insandır aslında. Ancak bu karşılıksız
aşk en sonunda kendisine ilgisi olan Güzide ile bir ilişki
yaşamasıyla sonlanır. Bu ilişkiyi fark eden ve onun karısını
aldatan biri olduğunu düşünen Ahmet'le Necdet'in kavgaya
tutuşmaları sonucu, Necdet tüm gerçeği Ahmet'e itiraf edecek
kadar da cesur
bir
kişidir.
Necdet'in
gizli ilişkisini öğrendiği zaman kardeşi Lale Necdet'e
serzenişte bulunur; çünkü o Lale'nin idolüdür.
Necdet'inse Lale'ye verdiği cevap aslında Necdet'in tüm iyi huy ve
karakter özelliklerinin yanında, sıradan bir insan olduğunu
gösterir: "Ben mükemmel biri değilim. Benim de zaaflarım
var. Ben de hatalar yapıyorum."
Necdet
karakteri Türk dizileri içinde, en iyi yazılmış ve en iyi
işlenmiş karakterlerden birisidir. Karakterin kişilik özellikleri
oldukça başarılı bir şekilde verilmiştir. Özellikle kendi
içinde yaşadığı duygusal değişimler ve ikilemler açısından
gayet detaylı işlenmiştir. İzleyicinin karakteri çok kolay
içselleştirmesine sebep olur tüm bunlar. Bunun yanında Necdet
yine Türk dizileri içinde yazılmış en iyi yürekli ve sağlam
karakterlerden biridir. Necdet tüm özellikleriyle iyi bir insandır;
iyi bir evlat, iyi bir ağabey, iyi bir eş, iyi bir baba, iyi bir
arkadaş, içinde yaşadığı toplumu önemseyen iyi bir vatandaş…
Bu sebeple izleyicinin gönlünde taht kurmuştur. Ve Okan Yalabık'ın
takdire şayan oyunculuğuyla Necdet, televizyon izleyicisinin
belleklerinden silinmeyecek bir yere oturmuştur
Olcay
Gürcan