Kemal’e ne diyorsunuz? Hemen nasıl da
havalara girdi. Bir öpücük yağmurları, efendime söyleyeyim kahveler, çiçekler,
notlar, mesajlar… Anladık kaza yapmak istemiyorsun Gül ama böyle yavaş yavaş
gidersen de gözün hep Kemal’in geçmişinde olmayacak mı? Kemal’in ardından o
kadar gözyaşı döktün, dünyanın en zor işi olan görmemezlikten gelmeye çalıştın,
Seçil ile savaştın! Bence Gül ve Kemal mutlu olmayı hakkedeli çok oluyor. Bazı
zamanlarda geçmişi acilen paketleyip kara deliklere bırakmak lazım diye
düşünüyorum. Kaybolsunlar onlar orada. Üstelik derhal ve geri dönmemek üzere. Geçmiş kara delikte kaybolurken bırak aksın
zaman birbirinizin yanında. Öpmek istiyorsanız öpün, sarılmak istiyorsanız
sarılın. Ne yapacaksınız öpemediğin zamanları, mezara mı götüreceksiniz? Gül’cüğüm;
Üstelik sen böyle mızıkçılık yaparsan Kemal’i kaparlar. Başkası kapmazsa Seçil
geri döner. Bunu mu istiyorsun? (Hayıııııııır!) Bakın daha yeni #GülKem’ci
oldum, ona göre.
Ayyy Lütfü'nün damatlarıııı.
Bana kalırsa bölümün en çok sahnelerinden
biri Kemal, Sarp, Yasemin ve Gül’ün, hastanede beraber anket yapmasıydı. Bu süper
dörtlünün temellerinin atılmasının zamanı çoktan gelmişti. Evet, Kemal ile Sarp
çok da iyi anlaşamıyordu ama bir yerden de başlamak lazımdı. Güzel oldu, güzel.
Sevdim. Aferin kayınçolar!
Ve A.N.L.A tayfası… Dünya bir yana A.N.L.A
bir yana! Bu konuda çok netim! Hani Yasemin-Sarp ya da Gül-Kemal
ilişkilerindeki tutarsız hallerim burada yok. Lütfü diyorum, Ahmet diyorum,
Ayten diyorum, Nermin diyorum!
Bundan sonra Nermin'e "Nermin abla" diyeceğim. Çünkü sokak ağzı!
Lütfü ile ilgili aklımda uzun zamandır bir
şey vardı aslında. Sizin de aklınıza geldi mi, bilmiyorum: Lütfü çapkın değil!
Yani şimdiye kadar hiç görmedik taşkın bir hareketini. İnsanın aklına hep en
fitnelisi, en fücurlusu geliyor. Zamanında zengindi bu adam diyorum, kesin
kırmıştır bir cevizler. Ama sonra Lütfü’nün Nermin’e bakışını yakalıyorum ve
içimdeki filarmoni orkestrası ile birlikte haykırıyorum: Aşk beee! Bu yorumun
başlığını boşuna “Aşktan vazgeçilir mi?” koymadık herhalde. Lütfü ile Nermin’in
kafa kafaya verip çalışması muhteşemdi. Lütfü’ye tam bildiği yerden sordunuz:
İşletmecilik, arz, talep, denge! Ayrıca Lütfü’nün ofisini de çok beğendim. Ben
olsam atarım oraya bir 37 ekran televizyon, tam da karşısında üzerinde uyumaya
müsait örtü, şilte gibi bir şey, ohh sabahtan akşama kadar o talip senin bu
aday benim evlilik programı izlerim. Sanki yukarda atomumu parçalıyordu.
Tembellik <3
Ben olsam yayılırdım valla. Ohh karşılanım yok, görüşenim yok! Aşktan vazgeçmeyenlerin en ponçik
çiftlerinden bir tanesi de tabii ki Ayten ve Ahmet’ti. Ahmet küslük işini biraz
daha uzatsaydı bende biraz kızacaktım Ahmet’e. Yahu, Ayten bir şey yapmadı ki.
Çaldı mı, kandırdı mı? Hem bak Ahmet, Ayten’e kızmak yerine yanında olsaydı
Ayten, Nermin ve Lütfü’nün elinde ayılıp bayılır mıydı? Ah-met u-yu-ma Ay-ten-e
sa-hip çık! En sevdiklerim nasıl da sarıldılar birbirlerine kocaman!
Neriman'ın soğuk nefesini sizde ensenizde hissettiniz mi?
“Yaaa ne olur aşktan vazgeçsin!”
dediklerimizde bu hafta yine Neriman vardı. Neriman’ın ev ve para temelli aşkı,
Hasan Dede’ciğimin etrafında dolanmalarına henüz alışamadım. İşin kötüsü, Hasan
Dede’ciğiminin de gönlü bu hanıma kayarsa… Ay olacakları düşünmek dahi
istemiyorum. Dedeye sahip çıkalım!
***
Yorumu
bitirmeden önce birkaç bölümdür gözlemlediğim bir şeyden bahsetmek istiyorum.
Yeni bölüm etiketleri. Bu kadar dizi, bu kadar bölüm, onlarca bölüm etiketi.
Eminim ki yeni, bölümün temasıyla da alakalı etiketler bulmak çok zordur. Ama
bazen çok zorlamasak mı? Mesela 19.bölümün etiketinin doğrusunu anlayamadım
bile. #SendenVazgeçemiyorum mu #SendenVazgeçmiyorum mu? (İkisini birden
görünce.) Kişisel görüşüm her hafta yeni bir etiket yerine sadece dizi ismiyle
sosyal medyayı kullanmak. Zaten yerimiz dar… Tabii ki bu durumun yetki merciisi
ben değilim ama konuyla ilgili ne düşündüğümü buraya bırakmak istedim. Ayrıca
tekrar söylemek istiyorum ki diziler çok uzun
***
Elimizde yüzüğümüzle on dokuzuncu bölümü de bitirdik çok şükür. Şaşırdık, üzüldük, kızdık ama her zaman olduğu gibi en çok güldük. Bir gülümsememizin yettiği sıcacık bir bölümdü. Tüm ekibin ellerine, kollarına, emeklerine sağlık! <3