Gitme, kal diyemediklerimiz

Hatırla Sevgili: Yasemin- Ahmet
Ece Tabakoğlu
Hatırla Sevgili, yayınlandığı iki sezon boyunca pek çok aşk hikayesi anlatmış ama merkezine bir aşkın, daha doğrusu bir kavuşamamanın kronolojisini almıştır: Yasemin ve Ahmet. Yasemin’in bir yanı, ağzının kenarını kirleterek dondurma yiyen bir kız çocuğu iken diğer yanı, fena halde aşık bir kadındı biz onu tanıdığımızda. Zaten Ahmet bu çocuksu kızdan, sadece hoşlanmıştı ama ona nişanlısını bıraktıracak kadar, bir gecede deli divane eden şey bu kız çocuğunun içindeki aşık kadındı. Yani en başta Ahmet Yasemin’e değil de Yasemin’in kendisine duyduğu aşka aşık olmuştu. İşte böyle, bir gecede başlayıp bir yaz boyu Büyükada’nın romantik atmosferinde doludizgin sürdü Ahmet-Yasemin aşkı. Ailelerin siyasi görüş ayrılıkları girince aşıkların arasına onlar da çözümü kaçmakta buldular. Ama kader bu ya ihtilaldi, idamdı derken kaçamadılar ve romantizm yerini hayatın acı gerçeklerine bıraktı. Bu acı dönemeçte Ahmet-Yasemin aşkı büyük bir sınavdan geçti, ikisi de soruların hepsini doğru cevaplamalarına rağmen mülakatlarda kaybettiler. Birbirlerine karşı aşktan galip çıkmışlardı da çevre müsaade etmemişti bu aşkı yaşamalarına.

Şartlar başka olsa onlar mücadele ederlerdi muhakkak, ama gün kalp ağrısını düşünme günü değildi. Yasemin’in babasını idam ettiren iddianamede Ahmet’in babasının imzası varken, nasıl da çıkıp Yasemin, Ahmet’e bebek beklediğini söyleyebilirdi. Halbuki idam kararının çıktığı o mahkeme gününe kadar aşıklar pes etmemiş, beraber görecekleri güzel günleri düşlemişlerdi. İşte bu herşeyin yerle bir olduğu, Yasemin; hayatının en karanlık gününde, kendine geceyi zindan etmeye ant içmişti. Önce Ahmet’in babası Şevket Amca’sına babasını kurtarması için yalvararak ciğerimizi dağladı sonra da Ahmet’e yaptığı unutulmaz ayrılık konuşması ile biz seyircileri darmadağın etmeyi başardı; arkasından çalan Kimse Bilmez de yaramıza bir güzel tuz basıp, içimizi yaktı.  İşte o ayrılık öyle bir ayrılıktı ki tüm gençlik yıllarını şekillendirmiş, yıllarını bu ayrılığın acısını içlerinde taşıyarak yaşamalarına neden oldu. Ahmet ve Yasemin bu ayrılıktan sonra aslında hiçbir zaman tam olarak hayalini kurdukları aşklarını yaşayamadılar ama bu aşk için mücade etmek hayat biçimleri oldu.

Tekrar beraber kaçmayı denediler, Necdet’in incinen kalbi engel oldu; tatlı tatlı flörtleşmeye başladılar sonra Ahmet, Yasemin’in büyük yalanını öğrenmesi ile Yasemin’i affetmesi zaman aldı. Ahmet affetti ama kızları Rüya’nın kabullenme süreci için beklemek zorundaydılar bu sefer de. Sonra tam sular duruldu derken Ahmet’in eski nişanlısı Ayla’nın intiharı ile nikahları sekteye uğradı. Derken sonunda ama çok sonunda evlendiler Ama aradan o kadar çok yıl geçmişti ki, birbirlerine kavuşmak için verdikleri çaba ekranda iz bırakmalarına neden olmuştu. Yasemin ve Ahmet hayata yeni atılmış gençler olarak ayrılmış 30larında olgun yetişkinler olarak birleşmişlerdi ama onları ayrılıkları büyütmüştü. Kavuştuktan sonra tüm yaşayamadıkları aralarında durmasına rağmen Yasemin de Ahmet de yaşanmamışlıklar yokmuş gibi davranmak zorunda kalmışlardı. Yani gerçekten de bulut göçmüş gözyaşları içlerinde kalmıştı o ayrılıktan sonra. Biz dizi tarihinde onlara mutlu son desek de Yasemin ve Ahmet o karanlık gecede geri dönülmez bir şekilde, ayrıldılar, önlerine telafi edemeyecekleri yılları katarak.

BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER