Yaz'ın Öyküsü: Herkes sussun, Yaz anlatsın!

Pusula…
Şahincan Erdoğan

Genelde yerli dizi izleme alışkanlığım olmamıştır. Eğer bir yerli diziyi izleyeceksem, her zaman önce kadrosuna bakarım. Bu zamana kadar izlediğim diziler arasında ise yaz dizisi hiçbir zaman olmamıştı. Yaz dizilerinin temaları standart olarak "aşk-gençlik ve tatil" konularıyla geçer. Bundan dolayı yaz dizilerine göz atma gereksinimi dahi duymam.

Yaz’ın Öyküsü ise açıkçası konudan çok kadrosu ile beni izlemeye çağırdı. Vildan Atasever’in oyunculuğunu beğenen ve kendisini en son Başrolde Aşk’ta izlemiş biri olarak oldukça heyecanlı bir şekilde diziyi bekledim. Bunun yanında yine uzun zamandır görmediğim ve oyunculuğunu başarılı bulduğum Tansel Öngel’i de kadroda bulmam benim için güzel bir avantaj oldu.

Her dizinin ilk bölümü doğal olarak önemlidir. İlk bölüm, bizlere sezon içerisinde nelerin beklediğini gösteren bir pusula niteliğindedir. Bu pusula da, yönetmen ve senaristlerinin elindedir. Pusulanın yönünü belirleyen önemli unsur da oyunculardır. Yaz’ın Öyküsü, bu pusulanın tam da istenilen hedefi gösterdiği bir bölümle merhaba dedi. Hikayenin merak ettirmesi, oyunculuk performanslarının sağlam başlamasıyla güzel bir atmosfer oluştu.

Özellikle bir boğaz manzarası sahnesi vardı ki, İstanbul’u iliklerime kadar hissettiğimi belirtmeliyim. Bölümün finalinin ise (en azından benim takip ettiğim kadarıyla) başarılı ve ses getiren bir sahne olduğunu söyleyebilirim.

Sonuca gelecek olursak, Yaz’ın Öyküsü benim için başarılı bir başlangıç yaptı ve takip edeceğim bir yerli dizi kazandırmış oldu. Bunda Vildan Atasever’i uzun zamandır ekranlarda görme beklentim etkili midir? Olabilir.

Tüm ekibe ve oyunculara bol şanslar dilerim.
Yolunuz açık olsun.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER