Gerçeğe ne kadar yaklaşırsan, o kadar inanıyoruz.
Ayten Teksoy
Dizinin tanıtımları
döndüğünde “ yetiştirme yurdunda büyüyen “ ifadesini duyduğum vakit hele de
Yaz'ın annesini Vildan Atasever'in oynayacağını gördüğümde biraz önyargılı
yaklaşmadım desem yalan olur hani. Bilmiyorum ama bu temele dayandırılan
konular beni pek kendine çekemiyor. Temelde Vildan Atasever 18 yaşındaki bir
kızın annesini acaba nasıl canlandıracak merakıyla oturdum izledim ama sonra
fark ettim ki ben bu diziyi daha ilk bölümden pek bir sevmişim ki böyle bir
cümleyi de kolay kolay kuran biri değilimdir.
Dizinin konusu benim de aklıma birkaç
projeyi getirdi ama buna artık takılmıyorum en azından takılmaktan vazgeçtim.
Benim için önemli olan olay örgüsü, karakter yaratımı ve inşaası, oyuncular
sayesinde de tüm bunların ekrandan doğru yansıtılması.
Anlatım dili hoşuma gitti en azından
türünün temsilcilerinin tersine şu sıcak havalarda bayacak cinsten değil. Bunun
dışında üzülerek söylemeliyim ki ses konusunda bariz sıkıntıları var bazen
3'lü bir cümbüşe maruz - Ortam
sesi/oyuncunun sesi/müzik - kaldım ki bu devam ederse benden söylemesi kafa
kaldırmaz.
Dilimi ısırarak söylüyorum genç yaşına
rağmen Vildan Atasever o yaştaki bir kızın annesi olma rolünün hakkını verdi
duygularını da çok güzel yansıttı ekrandan yeri geldi tüylerim diken diken
oldu. Ama diğer taraftan Tansel Öngel bana arada abartıya kaçtı gibi geldi ve
umarım Ece Çeşmioğlu'nuda her bölüm baştan sona atarlı kız yapmazlar çünkü bir
yerden sonra sıkabilir herşey tadında güzeldir.
Bölümün finali için söyleyeceğim şey ise “Demek ki neymiş
gereksiz gerçek olamayacak büyük aksiyonlu karşılaşmalara gerek yokmuş. Bir şey
biliyoruz da söylüyoruz di mi” demek ve kalpten bir
teşekkür yollamak olacaktır. Yaz ayında severek izleyeceğim bir dizi buldum
sonunda.
Hepsinin emeğine sağlık başarılı olmaları
dileğiyle