Biraz köşeli, herkesin seveceği biri değil. Oynayan
oyuncu ve yazan için cesaret işi aslında. Sinan’a olan aşkı gerçek mi yoksa
sadece saplantı mı emin olamıyorum. Hiç böyle bir duruma düşmediğim için empati
de kuramıyorum, bu yüzden fazlaca uzağım karaktere karşı. Okuduğum yorumlarda
da benimle aynı fikri paylaşan çok insan görüyorum. Yasemin’i bile bize
sevdiren ekibin kalemine güveniyorum ama. Mutlaka bir yerde bir kırılma noktası
olacaktır onun da. Aşk hep iyileştirmiyor insanı tabii.
Bir söz de Ömer’in yalana karşı takındığı tavra etmezsem
olmaz. Ömer’in belli kalıplar içinde yaşamasını, kendi doğrularının olmasını,
duvarları olmasını anlayabiliyorum. Tüm bunlar onu sevmemizi sağlayan etkenler.
Ama çok büyük konuşuyorsun Ömer, çok. Atalarımız ‘’Büyük lokma ye, büyük laf
etme!’’ diye boşuna dememişler. Bu laflarını yiyeceğin günleri merakla
bekliyorum.
-Bir de buradan bakayım..
-Buradan da çok güzel...
Evlilik teklifi içinse bence daha erken; ama yazılan Ömer
karakteri için doğru bir hareket. Yukarıda da dediğim gibi Ömer Defne’yi hep
yanında istiyor. E Defne de geleneksel bir kız. Arada birbirlerinde kalıyorlar
falan ama o anneanneyle işi zor Ömer’in. Bu arada Ömer’i eve alırken etrafı
kolaçan eden Defne’de kendimi gördüm resmen. Küçük mahallelerde yaşayanlar iyi
bilir bu durumu. Mahallenin diline bir düşerseniz, işiniz bitmiştir. Bu küçük
ama anlamlı hareket atlansaydı da olurdu ama atlanmaması iyi olmuş.
Vedalar hep zordur. Yanlış bilmiyorsam eğer bu bölüm
yönetmenimiz Metin Balekoğlu ve ekibinin Kiralık Aşk için çektiği son bölümdü.
Bugüne kadar verdiği emekler için hepsine teşekkür eder, Barış Yöş ve ekibine
hoş geldiniz diyorum.
Haftaya görüşmek üzere…
Kitapkurdu
Anket ve fragman için tık lütfen. ^.^