Elijah demişken… Benim ızdıraplar içindeki asil prensim…
Elijah’ı çok seviyorum diyen biriyle henüz karşılaşmadım. Kimi zaman hak
verilse de, çoğu zaman gözden çıkarılabilecek bir pozisyonda tutuluyor Elijah.
Ben seviyorum. Çok seviyorum. Şahsen benim ardımda öyle bir ağabeyim olsa
sırtım yere gelmez der, adımlarımı daha da sağlam atardım. Evet, bazen sıkıcı
olabiliyor, fazla kuralcı, düzen yanlısı bu bana göre de kimi zaman aşırı
geliyor ancak Elijah hep böyleydi. İpleri elinde tutmaya çalışmaktansa ipleri
düzen içinde tutmaya çalışıyordu. Açıkçası Klaus, Kol, Rebekah gibi kardeşlere
sahipseniz, biraz da bu çaba elzem oluyor. Finn’den zaten hiç hayır gelmemiş,
Elijah da bir şeylerin sorumluluğunu almak durumunda hissetmiş kendini. Ne
kadar, nereye kadar kızabiliriz ki?
Hayley, Mikaelson’ları uyandırmak için gerekli olan
malzemeleri bir araya getirdiğinde, ilk iş Freya’yı uyandırdı. Elijah soluğu
tabi ki Hayley’nin yanında aldı. Bu sahneye gözlerinden kalpler fışkıran
emojiyi bırakıyorum. Dizinin tarihinin en naif kavuşma sahnesi olabilir zira.
Benim büyüm var. Senin neyin var?
Diğer kardeşlerden henüz bir ses yok. Rebekah en acilinden
gelmeli, sadece Freya ile ne kadar devam edebilirim bilemiyorum. Freya’ya
güvenmiyorum. Çok netim. Hiç güvenmiyorum hem de. Sonradan gelmesi belki bir
etkendir fakat niyeyse geldiğinden beri ona inanamadım. Her yaptığının altından
bir şey çıkacakmış gibi hissediyorum. Onu bu ‘Always and forever.’ın bile içine
çok alamıyorum hatta. Üzgünüm.
Mikaelson'lar beş senedir yoklar. Bunu ben yaptım. Ben! En çok ben!
New Orleans her zamanki gibi karman çorman. İşleri
sakinleştireceğiz, herkesi hizaya sokacağız, gerçek huzuru bulacağız diye bu
kadar huzursuzluk çıkarmakta ne bileyim, biraz şov bence. Vincent ve Marcel
dost görünseler de birbirlerinden haz etmedikleri ortada. Bir de şu şehrin her
yanına yayılan mühür meselesi var. Ki bölüm sonu şok üstüne şoktu. Mühürü,
Hope’un çizdiği resimlerde gördük. Ayrıca Hope ile ilgili geçen sezondan havada
kalan bir soru işaretimiz vardı zaten. Annesini kanının küçücük bir damlasıyla
tedavi etmişti. Bu sebepten sezonun büyük bir çoğunluğunun Hope üzerinde
işleneceğine inanıyorum. İzleyip göreceğiz.
Hem yeri her zaman ayrı olacak olan The Vampire Diaries’a kısaca veda etmiş bulundum hem de The Originals’ın dördüncü sezonuna
merhaba demeye çalıştım. Söyleyeceklerim biriktikçe bu kıyılarda görüşmek
üzere…
*Always and forever:
Her zaman ve sonsuza dek.