Dizlerinin üzerine çöküp, yüzük takmandan bile daha değerli şu anlar Ömer İplikçi.
Aşk işte, sevgili okur... Kimini teğet geçen, kimini de delip geçen, uğruna ölünmesi değil tam aksine yaşanması gereken, bana bu satırları en derinden, en bildiğim yerlerden yazdıran, aşk. Hangi hâliyle olursa olsun, -karşılıksız bile olsa- tanıştığımız için şükretmemiz gereken duygu, aşk! 

Ömer'in Defne'sine gösterdiği şefkatli ilgiyi izlerken, Cemal Süreya'nın dizeleri çıkmadı aklımdan. "Ben senin sevgilin, eşin, baban, ağabeyin, arkadaşınım.. Biri bitse biri kalır, seni hiç bırakmayacağım!" Geçtiğimiz sezon, Ömer'e hem sevgili, hem eş, hem anne, hem kardeş hem de arkadaş olan Defne'lere de selam olsun elbette! 

Ömer'i zaten değiştiren aşk, şimdi ona çok fazla yakışmış. Aynı satırları, cendereden çıktığının farkına varıp, Ömer'le doyasıya aşkını yaşayabilen Defne için de çok kısa zamanda yazabilmeyi umut ediyorum. Ömer'in her hareketine, içten içe şaşırarak bakan ve anlamaya çalışan Defne'yi gülümseyerek karşılıyorum ve bağrıma basıyorum. Her ne kadar, dağılma sebebini Ömer zannetse de anlayacak, öyle değil. Konu Ömer'le ilgili bile olsa, Defne'yi dağıtan aşk işte.

Ateşler bastıran, ayakları yerden kesen, baş döndüren, sarhoş eden, nefes aldırmayan aşk. Öldürmüyor da, daha beter edebiliyor işte. Bugüne dek hakkında, deffatle şiirler, kitaplar, şarkılar, türküler yazılmış, aşk. Kime sorsanız farklı tarif edecektir, kimden anlatmasını isteseniz farklı betimleyecektir. Çünkü belki de aşk, -yazının başından beri yaptığım gibi- "sonsuz" kere anlatılmaya çalışılsa da tarifi pek de mümkün olmayan bir şeydir. Turgut Uyar'la buluşturacağım sizi yeniden.

"Üç kere üç dokuz eder
bilirsin
birin karesi birdir
karekökü de
bilirsin
"mutlu aşk yoktur"
bilirsin

ama baharda ya da dışarıda
sonsuz göğün altında
aşkın aşkla çarpımı
garip bir şekilde
hep sonsuzluktur

karekökü de yoktur"


"Aşkın, sonsuzlukla alakası çoktur. Hatta bana soracak olursanız, aşk sonsuzlukla eş değerdir. Çünkü gerçek aşk, tek ve eşsizdir. Bir kere gerçekten aşık oldu mu insan, sonsuzluğa mahkumdur. Sonsuzluk öyle bir yoldur ki, bazen düşersin, bazen ağlarsın, bazen acının içinde debelenirsin, ateşlerde yanarsın, özlemekten ciğerin sökülür. Ama sonsuzluk bu, sonu olmayan yol. Güldüğün, anın durmasını isteyecek kadar mutlu olduğun, iliklerine kadar yaşam enerjisi hissettiğin zamanlar da, sonsuzluğa dahildir. Aşka düşen, her anını yaşamaya mahkumdur." diya yazmıştım daha evvel. Birbirlerinin hayatını mahveden Defne ve Ömer için vakit, bu yüzdendir ki mutluluk vakti!

"Aşk" kelimesini okuduğunuz anlarda, aklınıza kim geliyorsa, sizin de aşkı tarifinizdeki sonsuz döngünüz budur işte. Madem bu kadar aşktan bahsettik, gözünüzde canlanan resim, içinizi eriten isim her kimse, size onunla çok mutlu ve aşk dolu bir ömür dilerim sevgili okur! <3

Aşk -her acısına, bıraktığı sancısına, ciğerleri dağlamasına rağmen- güzel şey!
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER