Karagül başından beri ''Gerçek ana doğuran mıdır yoksa büyüten
mi?'' sorusunu soruyor. Özlem ''Durun bir de ben bu sorunun öznesi olayım''
dedi adeta. Mehdi'ye olan sevgisi, panik sosuna bulanmış şefkati ve özeni ne
kadar güzeldi. Ayrıca her şeye kafayı takan Kendal, Özlem'in stil değişikliğini
çabuk kabullendi. Ama onca kirli planın ortasında ''Gız Özleeem, o eteğin
altına stiletto olmaz galk değiş çabuk!'' diyecek hali de yok.
Narin ve Oğuz'un aşkı
atanamamış sevdalar listesinde başı çekiyor. İki rekat yüzleri gülseydi,
biz de derin bir nefes alsaydık. Ama acılardan sorumlu bakan olacak ya Narin,
bir de Elif'in afra tafrasına maruz kalıyor şimdilerde. Geçen sezon bu aşkın
nihayete ereceğinden çok emindim. Şimdi damağımda buruk ve ekşi bir tat var ne
yalan söyleyeyim. Herkes karmaşa içindeyken bari onlar toparlansa, şahane olur.
Yaşadığımız hayat ve son zamanlarda saplandığımız
sıkıntılardan olsa gerek, dram izlemek bünyemi ağırlaştırıyor. Karagül sevgim
baki. Fakat ara ara esnediğimi ve telefonda oyunlara daldığımı biliyorum.
Hikayenin yorgunluğunu fark etmemek imkansız. Yıllarca başarıyı sürdürmek ve
zirveyi korumak zor işti çünkü. Ama böylesi güzel işler tükenince ayrı bir
hüzün kaplıyor içimi. Emek veren ekibi düşünüyorum, sonra bir de somurtarak
ekrana bakan seyircileri... İşin içinden çıkmak zor. Biz iki oralet bir de
kısaltılmış dizi süresi alabilir miyiz sektöre lütfen? Teşekkürler.
İsyeaaaannnn!!1!1birbir
Bir dizide en çok kulak tırmalayan şey ise herkesin kitap
gibi konuşmasıdır bana göre. Gerçek hayatta her konuşma iz bırakan kitap
cümlelerinden mi oluşur? Karagül'de diyaloglar sürekli olarak monologa
dönüşüyor. Bir karakter bir şey anlatırken karşıdaki put kesiliyor. Araya girilse bu kadar göze batmayacak belki ama konuşan fırsat bile vermiyor. Bana
biraz tiyatral geliyor açıkçası ve bu durum ekranda bir parça ham durabiliyor.
Bazıları saçmalasın, bazıları boş konuşsun hatta, bize bu da lazım.
Hani Maya soruyor ya ''Sen neredesin anne?'' diye, bunu
herkes birilerine sordu aslında. Ayşe Sibel'e, Emine annesine ve çocuklar
Ebru'ya... Hatta biz de sormuyor muyuz? Sen annesin Ebru. Herkes paramparça
olurken, kenarda ağlamak sana göre mi? Dört sezon aklımıza kazınan karakterini
neden kışlıkların arasına kaldırdın? Ben de soru çok da, sende cevap yok. Sahi,
neredesin sen?
Siz neler düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyorum.
Güzel günler.