Aradan geçen 8 ay ve yine Go Flamingo düğünü. Gelin damat
farklı olunca nikah kıyıldı. Karnı burnunda nikah şahidi Deniz ve doğrudan ameliyathane.
Heyecanlı bekleyiş, dünyaya gelen ikiz Balcı bebekleri. Tuna & Simya dünya
turuna çıkar karavanla, Balcı Ailesi geçer evine.
İşte benim havada kalan soru(n)larım tam da burada. Cemal ve
Çağdaş’ın iş ortağı olması ve yeni bir yer açmasına çok sevindim. Eyvallah
Cemal Deniz ve Yiğit’in düğününde giydiği damatlığı giymiş Aradan kısa süre
geçince, bir de yeni iş yeri açmışken tutarlı olması gayet iyi. İrem’in de iyi
insan olma yolunda olduğunun kanıtlanması için başka bir erkekle nikah yerine
gelmesi ve şahit olması da normal. Peki yer neden Go Flamingo? Bari İrem’in
otelin balo salonunda kıysaydınız ya nikahı? Yiğit uçağı kaçırmış? Haydi o kılıfa
uydu, peki neden Tarık nikah anında Simya’nın yanında yok?
Deniz ile Yiğit. İlk aşklar. Aylardır beklenen #YiDen çifti.
Sahiden Laz kaptanın teknede kıydığı
nikah ile mi evlendiler? Ayy ben şok, ben iptal. Ayrıca aradan geçen
süre çok kısaydı. 8 ay çok kısasın tatlım. Bebeklerle eve gelinmiş. İrem teyze
ünvanıyla orada. Aslan Ailesi ortada yok. Bari evde bekleseydiler. Deniz’in
ufaklığıyla Yiğit’in ufaklığını bir köşede mutlu görseydik, hoş olmaz mıydı?
Gazi ile Neşe evlenmiş. Hatta bebek bekliyorlar. Ama Asena yok. Emekli olduysa da nikah törenine gelseydi? -
Zaten vedasız giden kızlar hala hafızamda.- Oraları görseydik. Biliyorum dizi
süreleri çok uzun. Biliyorum final bölümüne hepsini yetiştirmek çok zor. Yalnız
eyyy sevgili senaristler bu kadar sürede neden bunları yazıp da izletmediniz? Asıl
şimdi başlamıyor muydu hikâyemiz? Dram kokan sahneler, acıklı hastane bölümleri
olacağına mis gibi enerjili sahneler yazsaydınız da böyle bitmeseydi hikâyemiz,
yarım kalmasaydı cümlelerimiz.
Bağırın bebeler "Yaşasın süper reji diye!" ^.^
Kahkaha atan yüzleri, bebek koklayan Balcı çiftini giderayak mı gösterecektiniz? Narkoz alan Yiğit’in 3 erkek çocuğu olmuştu. İkizlerin ismi Yusuf-Volkan, diğeri Aytaç olmuştu. Oysa hepsi rüya idi. Hocam oldu mu bu? (Ağlıyorum içten içe) Peki ya gerçekte ikizleri olan Balcı çifti. Zeynep ile Gökhan’ı neden son dakika golü gibi izlettiniz? Ahhh içim içime sığmıyor. Fragmanı ilk gördüğüm an geliyor gözümün önüne. Ve ülke olaylarından ötürü beklediğimiz 1 ay. Bir haftayı deli gibi bekleyip pazar günü yayın olmayacağını bildiğimiz günler.
Bazen sadece gözler konuşur...
O kadar değerli, sahneleri çok iyi kotaran, gücüne güç katan
oyuncular eldeyken reva mı bize? Kaç bölüm ağlayan Yiğit’i son bölümde mi
gülerken görecektik? Gamzesini neden sakladınız bizden? Ağır dram dizileriyle
yarışacağımıza eğlencenin dibine vursaydık çok mu olurdu? “Tuna gibi sevmek…”
Sözcüğünü kalbimize işleyen de sizin kalemlerinizdi. Sevdasını kalbine gömüp
Simya ile evlendiren de. Oysa karavanla hayallerini tek tamamlasaydı iyi olmaz
mıydı? En azından Tuna’nın kitabının bittiğini, imza gününü yaptığını ve oradan
karavanla hayaline gittiğini görseydik. Evlilik? Belki geziden sonra o da
olurdu? Öyle ya Balcı kızıyla çat diye evlenmesinden daha makul duruyor. Çünkü
bu son ile beraber eminim birçok kişinin aklına “Aşk-ı Memnu” sahnesi
gelmiştir.^^ Yarım kalan Seviyor Sevmiyor hikâyemi kendi kurduğum dünyada
istediğim şekilde sonlandırıyorum.
Veeee sonuna geldiğim yerde Zeynep Çamcı sevgimle başladığım
dizide başarılı performansıyla Tuna karakterini canlandıran Yiğit Kirazcı ile
tanıştım. Orijinalini izledikten sonra “Nasıl Siwon olur?” Soruma oyunculuğuyla
mükemmel bir cevap verdi. Yolu daim olsun, açık olsun. Şansı, enerjisi bol
olsun. Çoğu kişinin bu dizi ile tanıdığı Gökhan Alkan ise Yiğit karakterini
ekrana çok sağlam taşıdı. Kocamın Ailesi’nde de severek izlediğim Tarık
karakterinden eser yoktu. Oyunculuk adına kendisini geliştirmesini çok sevdim,
bir sonraki işinde bambaşka Gökhan Alkan izleteceğinden eminim. Zeyno’ya olan
sevgim ayrı bir yerde baki. Her işi bir diğerinden daha iyi olsun, her daim
ekranda olsun. Çünkü enerjisi ekrandan taşan kadın. (Buraya kalpleri
sıralıyorum.^^) Ve diğer tüm oyuncular. Hepsinin emeğine, yüreğine, enerjisine
sağlık. 41 bin kez maşallah diyorum.
Belki başka hikâyenin başka satırlarında buluşuruz. Tuna
gibi seveniniz olsun.^^ Ve unutmayın: "Herkesin herkesle şansı olabilir."
Sevgiler.
Go Flamingo'yu, kırmızı şemsiyeyi, gülen soğanı, mavi bereyi, karavanı, 90'ların güzel şarkılarını özleyeceğim, özleyeceğim...