Sen neymişsin be Alfred

Alfred, Bruce ve Gordon arasındaki ilişkinin nasıl sağlamlaştığını izledik bu hafta. Bir yandan Alfred’in sadece “kahya” olmadığını görürken, bir yandan da Bruce için Gordon’ın Gotham şehrinde güvenebileceği bir liman olduğu yeniden kanıtlandı.

 Söz konusu çocuğunuz ise içinizden Ninjalar çıkabilir.

Alfred sadece bir kahya, yasal koruyucu değil; Bruce için bir aile. Hem de o yaşlı kurtun içinde neler saklı imiş bunu da görmemize olanak sağladı bu bölüm. Alfred en başından Selina’nın onlarla birlikte yaşamasının Bruce için bir tehlike olacağını biliyordu. Yine de geçen hafta Bruce’taki değişiklikleri ve kendi yaşıtları ile birlikte olmasının O'nu ailesinin cinayetini çözmek gibi ağır konulardan uzaklaştırdığını görünce Selina’yı kabul etmişti. Bu zamana kadar yayınlanan bölümlerde de gördüğümüz gibi Gordon’ın Behzat amirim gibi zehir bir dedektif olması için daha çok fırın ekmek yemesi lazım. Geçen hafta Harvey Dent ile yaptıkları plan tabi ki işe yaramadı ve Selina’nın görgü tanıdığı olduğu Gotham’ın en karanlık sokaklarında bile duyuldu.Selina’nın peşine eğitimli katiller gönderildi ve Wayne malikânesini bastılar. Bu sırada Alfred’in içinden resmen Ninja çıktı. Türkiye’de olsa torun seviyor olacak yaşlı adam, Bruce ve Selina’nın kaçmasına olanak sağlayacak zamanı yaratmak için eğitimli katillerle sen bir dövüş bir döv onları. Şaşırdık kaldık ekran karşısında. 

 Evde dövüşmeye benzemez, Gotham sokaklarında olmak.

Geçen hafta Selina Bruce’un dünyasını görmüştü. Bu hafta Bruce Selina’nın dünyasına girdi. Bu sayede Gotham’ın bilmediği yüzünü gördü ve evde hijyenik bir ortamda dövüşmeyi öğrenmenin Gotham’da ayakta kalmak için yetersiz olduğuna şahit oldu. Gotham’da yaşamak istiyorsan “gerekli” kişileri tanıman lazım, bağlantıların olması lazım. En önemlisi Selina’nın da dediği gibi “duman” gibi olmalısın. Bruce ve Selina zıt kutupların birbirini çekmesi durumundan daha fazla bir şey gibi. Bruce Selina sayesinde sertleşirken, Selina Bruce sayesinde yumuşuyor. Birbirlerine iyi geliyorlar yani. Farklı dünyalarının gerçekleri ile yüzleşmeleri için birbirlerine ayna oluyorlar.

 Ben bu gözlerden çok korktum.

Geçen hafta adını andık bu hafta karşımızda bulduk: Poison Ivy (Zehirli sarmaşık). Babası Wayne cinayetinden hapse atılınca, annesi bileklerini kesmiş. Bu nedenle de Selina gibi çocuk esirgeme kurumunun avcuna düşmüş. Selina gibi oradan kaçıp Gotham’ın evsiz çocuklarının dünyasına katılmış. Görünüşte normal bir çocuk gibi görünen Ivy’nin gözlerinde bir cinlik var. Bir şeylerin ters gittiği açık. Bir kedi olan Selina bunu şimdiden sezmiş gibi. Ivy'in Bruce ile görüşmesine pek izin vermedi. 

 Belediye başkanı Gordon'un kulağını çekerken.

Selina ve Bruce kaçak iken, Gordon, Bullock ve Alfred de onların izini sürdüler. Gordon Selina’nın isminin nasıl duyulduğunu öğrenmek için soluğu Harvey Dent’in yanında aldı. Biraz geç de olsa Dent’ten şüphelendi ama Dent onu Lovecraft’a yönlendirince Gordon kendini yine bir tuzağın içinde buldu. Bu sahneleri gördükçe Batman serisindeki Gordon aklıma geliyor, genç Gordon’a çok üzülüyorum. Gordon yine bir şey yapamadı ve kendi silahı ile Lovecraft öldürüldü. Bu sırada Bullock ve Alfred Fish Mooney’nin mekânına gittiler ve Alfred’in başka bir yönü ile de tanışırız. Alfred bildiğin iş bitirici imiş. Mooney’nin adamlarını iki dakikada alt edip, Mooney’i kendine yardım etmesi konusunda ikna eder. Mooney de bu yaşlı kurttan etkilenmedi değil hani. Tehlikeli bu flörtleşme Bruce'u bulmalarına yardım etti. 

Bu bölüm Lovecraft’ın ölümünü intihar diye örtbas eden Belediye Başkan’ı bütün faturayı Gordon’a kesti ve onu Arkham’a güvenlik görevlisi yaptı. İki bölümdür Arkham karşımıza çıkıyor. Batman’in azılı rakiplerinin pek çoğu Arkham’dan geçer. Batman’den önce Gordon’ın bu kötülerle karşılaşması ileride Batman’in onlarla mücadelesinde çok yardımcı olacak gibi çünkü Gordon bu kötülerin gelişimini yakından görecek. Belki bu süreçte onların zayıflıklarını da görür ve ileride ellerini güçlendirecek bilgilere şimdiden sahip olur. 



BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER