Siz hiç aşık oldunuz mu? Ben bir kere oldum. Gözlerinin içine baktığımda dünyayı durdurmak istediğim birisine. O konuşurken herkese sağır, o bakarken herkese kör olduğum birisine. Hayalim modern bir Romeo Juliet olmaktan ziyade hayatı paylaşmaktı onunla. Ama olmadı... Canı sağ olsun... Ama giderken bana çok güzel bir hatıra bıraktı: Na Yoon Kwon! Her şarkısında hayatımdan bir parça bulduğum Koreli şarkıcı Na Yoon Kwon! Boşuna demiyoruz her şerde bir hayır vardır diye. Bu sefer de Na Yoon Kwon'un konser ve imza etkinliği izlenimlerimi sizinle paylaşmak istiyorum. Tabii ki listeleme yöntemiyle. ^^
- Na Yoon Kwon'un, Thank You adını verdiği üçüncü albümü 10 Mayıs 2018'te piyasaya çıktı. Güney Kore'ye gider gitmez yaptığım ilk iş albümünü satın almak oldu. Albüm toplam 11 parçadan oluşuyor. Albümün çıkış parçası ise 10 Minutes Away (10분 거리인데). (Gerçekten de bulunduğum yer olanSinchon ve etkinliğin gerçekleştiği yer olan Hapjeong arası 10 dakika sürüyor.^^)
- Katıldığım etkinliğin adı "Uzun zaman oldu: Na Yoon Kwon'un Dördüncü Müzik Hikayesi" (오랜만이야-나윤권의 네 번째 음악이야기) Gerçekten de böyle heyecanlanmayalı uzun zaman olmuştu ve ben bu hikayeyi dinlemeye her zamankinden çok daha fazla bir şekilde hazırdım.
- Etkinlik saat 17:00'de başlayacak olmasına rağmen ben 13:00 sularında etkinliğin olduğu yerde dikildim. Çünkü heyecan tutmamacılık, sabırsızlık.
- Konserden sonraki imza etkinliği için ayrı bir sıraya girip numara almanız gerekiyor. O sırada ben de numaramı aldım kendime yandan çarklı bir americano ısmarladım ve geri sayıma başladım.
- Güney Kore'nin fan organizasyonlarına bayılıyorum. Materyal hazırlama konusunda çok iyiler. (Türkiye'de de o işe ben bakacağım, az kaldı.) Konserden önce hazırlanan yelpazeler, fan kulübü üyelerince herkese teker teker dağıtıldı. Hatta bir grup fan arkadaş yabancı gördükleri için bana ilk önce nereli olduğumu sordular. Ardından da benimle fotoğraf çektirmek istediklerini söylediler. Etkinliğin sonunda sosyal medyalardan birbirimizi ekleyip ile bir daha ki konserde yeniden buluşmak için sözleştik. Çünkü neden tekrar bir araya gelmeyelim?^^ ( Fandomculuk konuda biz de çok iyiyiz. Fandomların STK'larla çok güzel işbirlikleri içinde olup hatrı sayılır yardımlar topladıklarını söylememe gerek yok.)
- Ve yaklaşık iki saat sürecek olan konser başladı. Konserde, gürültüden sahnede kimin olduğunu pek anlamadım açıkçası. Online izlemeye çok alıştığım Na Yoon Kwon'u canlı görünce duruma ben de inanamadım zaar! ^^
- Yalnız gerçekten muhteşem bir sesi var. Duygu, dedim içimden, sen de az malın gözü değilsin. If it was me (나였으면) parçasını söylerken sahneye atlamadığım için ise kendimi ayrıca tebrik ettim. Halbuki daha önce daha önce çekilen bir videosunu kendi instagram hesabımda paylaşmıştım. Aylar sonra, aynı heyecanı tecrübe edeceğimden habersiz... Yukarda bahsettiğim parça değil ama Kim Dong Ryul'un Thanks (감사) parçasının Na Yoon Kwon performansını hemen aşağıya bırakıyorum:
(Not: Kim Dong Ryul'un bu parçası benim de çalma listemin vaz geçilmez parçalarındandır. Hımmm... Ne diyorduk bu durumlarda: Soulmate, ruh eşi, ruhumun aynısı...)
- Konserin ardından imza alanına geçtik. Gerçekten imza sırası sıkıntısız toparlandı. Tüm katılımcılar ilk önce kendi; sonra sırada bekleyenlerın ellerindeki numaralara bakarak yerlerini buldu.
- Artık sıra bende! O kadar heyecanlıydım ki telefonumu fotoğraf çekmesi için ne zaman menajerine verdim, ne zaman albümü uzattım hiç hatırlamıyorum! Tabii Na Yoon Kwon'cuğum da her Koreli gibi beni görür görmez "Hello!" dedi. Dilini bildiği söylediğimde ise aramızda kısa bir sohbet geçti. Belki üç dakika kadar. Sanırım hayatımın en uzun ve en kısa üç dakikasıydı.
- Na Yoon Kwon, iki saat sahnede kalmasının yorgunluğuna rağmen gözlerinin içi gülen bir adam. Özçekim yapmak isteyen, farklı pozlar vermek isteyen kimseyi kırmadı. Herkesle kısa da olsa sohbet etti, sorularını cevapladı. Çünkü samimiyet her zaman kazanır.
- Etkinlik alanından ayrılırken, kelimelerin yetmeyeceği bir sevinç, gurur ve burukluk vardı. Sanki ne söylesem az gelecek... O yüzden bu bölümü geçiyorum.
*
Boşuna demiyoruz "Ranini.Tv-Ekrana dair ne var- ve yoksa" diye. Ben de ekrandan gördüğüm, zaman içinde beni yeniden var ettiğine inandığım bir anılar bütünümü yine Ranini.Tv vasıtasıyla sizlerle paylaşmış oldum.
Güneş pembe renk doğarsa, ben de Na Yoon Kwon ile karşı karşıya gelebilirim, diye düşünürdüm. İşte o zaman inandım: Rüyalar gerçek olmak için vardı.
Bu topraklarda hislerimi kaybedeli çok oluyor. Ağlayamıyor, gülemiyorum. Varlığımı hissetmek istediğim her zaman ise adres belli... Her yaramı kapatan, her hissime tercüman olan, hayat mücadelemde yanımda olan Na Yoon Kwon... İyi ki! <3
나가수님~~ 항상 응원하겠습니다. 화이팅!
(매니저님, 사진을 보내 주셔서 감사합니다. ^^)