Tac’ın Nöbetçileri: Bir masumiyet temsili

Tac’ın Nöbetçileri: Bir masumiyet temsili
Fotoğraf: tiyatrolar.com.tr 
Hayatın karşımıza neler çıkaracağını önceden bilseydik yani başımıza gelecek iyi veya kötü olayları önceden bilebilseydik dünya şimdikinden çok farklı olurdu kuşkusuz. Bu iyi bir fikir mi tartışılır elbette ama o zaman hayal ve umut kavramları hayatımızda olmazdı. Hepimiz kendi yolumuzda, hayatın karşımıza neler çıkaracağını, ne gibi sürprizler yapacağını bilmeden yürüyoruz ve bu yolda ilerlerken hep umut ediyor, hayaller kuruyoruz. Umutsuz yaşanmadığını aslında hepimiz çok iyi biliyoruz.

Her ne kadar içinde bulunduğumuz çağ ve yaşadığımız toplum hayallerimizi şekillendirse de aslında hayaller kural tanımaz, özgürdür ve engellenemez. İşte bu yüzden çok değerli hayal kurmak. Hiç kimsenin karışamayacağı, kurallarla sınırlandıramayacağı, özgürlüğün ta kendisi hayal kurmak.

İnsan hep iyiyi ve güzeli umut eder, en azından öyle olmasını isteriz. Tac’ın Nöbetçileri, umut etmenin ve hayal kurmanın en masum halini anlatıyor. Tac’ın Nöbetçileri, bir masumiyet timsali diyebiliriz.

Hikayeyi az çok herkes bilir. 1648 yılında Hindistan Agra’da Şah Cihan’ın eşi anısına, benzeri yapılmamak üzere inşa ettirdiği görkemli Tac Mahal’ın hikayesinden bahsediyorum. Tac’ın Nöbetçileri ise o zamanlar eşi benzeri görülmemiş bu yapının iki nöbetçisi Babür ve Hümayun’un hikayesini anlatıyor. Babür ve Hümayun katı kurallar ve uymak zorunda kaldıkları emirler arasında birer çocuk masumluğunda hayaller kurarken kendi masallarını yaratıyorlar, masalların sadece çocuklar için olduğunu düşünseler de.

Yazar Rajiv Joseph Tac’ın Nöbetçileri oyunuyla Obie ve Lucille Lortel “oyun yazarı” ödüllerini aldı. Oyunu dilimize çeviren ve aynı zamanda yönetmenliğini yapan Sami Berat Marçalı bir kez daha muhteşem bir oyunla buluşmamızı sağladı.

Oyunda Kaya Akkaya ve Murat Eken gerçekten çok başarılı birer performans sergiliyorlar. Babür ve Hümayun’un masumiyetine gönülden inandırıyorlar, naiflikleriyle içinizi açıyor, her şeye rağmen, en umutsuz ve mutsuz anda bile bir şekilde gülümsetebiliyorlar. Murat Eken performansıyla 22. Afife Ödülleri’nde Yılın En Başarılı Erkek Oyuncusu adayı oldu. Bu sezon izlediğim erkek oyuncu performansları içinde gerçekten ödülü hak eden bir performans sergilediğini kendi adıma gönül rahatlığıyla söyleyebilirim.

Tac’ın Nöbetçileri masumiyet ve güzellik kavramları üzerine gerçekten enfes bir oyun. Oyun için tek bir eleştirim var, oyunun ilk ve son sahnesinde, seyircinin duyguyu hemen alacağını düşündüğümden, o kısımların bir tık daha kısa tutulmasını isterdim. Süre konusu tamamen şahsi kanaatim olmakla birlikte müzik seçimi ve dekoru ayrıca beğendiğimi belirtmek isterim.

Tac’ın Nöbetçileri maalesef seneye oynanmayacakmış. İzlemek için son şansınız, 26 Mayıs’ta No Act sahnede bu güzel oyunu izlemenizi isterim. 

Bir gün hepimizin karşısına “tası tarağı toplayıp yıldızlara gitmek ister misin?” diye soracak birilerinin çıkması dileğiyle…
 
Bu sezon sahneledikleri oyunlarla kalbime taht kuran B Planı ekibinin emeklerine sağlık…
 
Unutmuyoruz, tiyatro iyidir, iyileştirir.
 

Oyun Künye Bilgileri:
Yazan: Rajiv Joseph
Çeviren ve Yöneten: Sami Berat Marçalı
Yardımcı Yönetmen: Seda Türkmen
Dramaturg: Dilek Tora
Dekor-Kostüm Tasarımı: Marta Montevecchi
Işık Tasarımı: Alev Topal
Ses Tasarımı: Ersin Ersavaş
Oyuncular: Kaya Akkaya, Murat Eken
Sahne: B Planı
Orijinal İsim: Guards at the Taj
Süre: 80 dk
 
 
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER