Güney Kore'yi okumaya doyamayan ve merak edenler: Birleşin!

Güney Kore'yi okumaya doyamayan ve merak edenler: Birleşin!
Tayfun günü

“One Asia K-Pop Concert 3 Stages”in konserinin ardından (yine) bir şey yedikten sonra güvenli odamdayım. Kaç gündür bir şey izlememiştim. Biraz ekran keyfi yaptıktan sonra uykuya daldım.

Gece bir ara uyandığımda saat 05:00 gibiydi. Dışarda yağmur yağıyordu. Zaten Busan’ın yağmurlu bir havası olduğunu biliyordum. Üstelik Kore dizilerinde yağmur çok romantik bir hadiseydi. “Ay hadi inşallah!” derken sabah haberlerinde Busan ve Ulsan’daki tayfun haberlerini gördüm. Hayaller She Was Pretty, Oh My Venus; Hayatlar büyükşehir belediyeciliği.

Yalnız o kadar “Tayfuuuuuuun” diye ortalığı ayağa kalktı. Sonuç: Öğleden sonra Duygu sahilde bingsu yiyor.

Ranini soruyor: Ajanslar tayfun haberi geçiyor, iyi misin? Şimdi cevap veriyorum: Raniniiiim, tayfun çokgzel, gelsenizeeee!:)

Meğerse sabaha kadar yağan yağmur, Güney Kore’nin güneyine tayfunu da beraberinde getirmiş. Kaldığım yer nispeten daha iç kısımlarda olduğu için, sahildekiler kadar tayfundan etkilenmedim. Yağmur dinip sokağa çıktığımda ise gördüğüm manzara Türkiye’de göremeyeceğim türdendi. Devlet memurları yağmurluklarını giymiş, kaldırımlardaki kumları, çamurları temizliyorlardı. El birliği ile!

Onlar etrafı temizleye dursun ben de birkaç ihtiyacımı alıp karnımı doyurdum. Busan’ın güzel havasını son kez içime çektikten sonra odama döndüm. Daha valiz hazırlayacaktım. Çünkü Busan’da son akşamımdı. İnsan rahata, güzele kolay alışıyor… Hemen alışmıştım. Busan’da gibi cennetin fragmanı olan bir yerden ayrılmak üzücüydü. Neyse çok romantiklik yapmadan valizi topladım. Sabah 08:00 ile Busan’dan ayrılacaktım. Ama ne oldu?
 

Yazı devam ediyor…
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER