Pelin- Fatih Harbiye
İclal Tuna
İnsan düşünmeden yapamıyor; zeki, eğitimli,
başarılı, zengin ve gerçekten “taş” gibi güzel bir kadın neden kafayı sadece
bir adama takar. Hem de dönüp kendisine göz ucuyla bakmayan bir adama. Üstelik
çocukluğundan beri. Bütün meziyetleri ve güzelliği ile Pelin için “elini
sallasa ellisi” demek bile ayıp, rahat birkaç bin kişi sıraya girer.
Ama işte insan kalbine söz geçiremiyor diyeceksiniz değil mi?
Başlarda öyleymiş mutlaka ama artık değil...
Pelin; “tüm bu sahip olduklarıma rağmen, nasıl olur da Macit
beni seçmez” ile artık aşktan takıntıya evrilen klinik bir vaka.
İstisnasız her bölüm kurduğu bin bir türlü plan ile ya Macit’i
kendine yaklaştırmak, ya da Neriman’ı aşağılayıp uzaklaştırmanın peşinde olan
Pelin, sonuç olarak hep sinir krizleri geçirdiği ile kaldı. Pelin’in bir gün başarılı olup Macit ve Neriman’ı ayırdığını
görmek yerine, tutkulu ve karşılıklı bir aşk yaşadığını izleyebilecek miyiz
bakalım?