* Sinan'ı tüm olanlara rağmen hala seviyorum ama sanırım bunda Salih Bademci'nin sempatikliğinin payı büyük. Seda Berensel ile olan enerjilerini çok sevdim. Ayrıca Seda'yı karakter olarak da sevdim. Yasemin gibi kötü biri değil dışarıya ördüğü duvarlar ve işkolikliği onu andırsa da gösterdiğinin aksine içinden yumuşak bir kadın çıkacak gibi geldi. Ömer de zaten "Seda Berensel, Yasemin değil "diyerek durum tespitini mantıklı bir şekilde ortaya koydu ve hem Sinan'ı kendine getirdi hem de bize ileride olacakların minik ipuçlarını da bırakmış oldu.

* Pamir Marden...Karakteri tam olarak anlayamamış olmakla birlikte, kendisinden hoşlandığımı söyleyemem. Ömer İplikçi benzeri tavırları fazlasıyla rahatsız edici ve  Ömer'i bile umursamadan Defne'ye hız kesmeden yürüyecekmiş hatta Ömer'le bu konuda çok ciddi bir yarışa gireceklermiş gibi hissettiriyor. Ancak biraz daha seyretmek lazım kesin bir yargıya varabilmek için. 
Edit: Ben yazımı yazarken çıkan fragman ile tahminlerim doğru bir yönde gidiyor gibi görünüyor ama her halükarda bu karakterin ve içinde bulunduğu durumun ters köşe çıkmasını beklemekte sevdaya dahil^^

* Şükrü Abi’miz ve Sadri Usta’mız hayatlarına "Ömer'in askerleriyiz!" olarak devam ediyorlar elbette, her zamanki gibi ama Ömer'le Sadri Usta'nın hala birlikte sahnelerini görmemiş olmamız bir miktar üzüyor. (Ve evet, Ömer mahalleye gittiğinde Usta’ya da uğrayacağını düşünen ben online’ım^^)  Yani bu kadar olay yaşamış, yıkılmış, dağılmış, yeniden ayağa kalkmaya çalışan Ömer'in en önce gidip ustasıyla konuşmasını beklerdim. Neyse kim bilir belki de İso'yla karşılaşması da bu vesileyle olacak ve İso'yu da anlayacağızdır. (İso'nun bu hale geldiğini hala kabullenmek istemiyordu.)

Özetle, Kiralık Aşk beklediklerimizle -kendi açımdan daha çok beklemediklerimle-, yarım kalanlarla, ihtimallerle geri döndü. Kimimizi mutlu etti, kimimizi mutsuz. Kimimizi heyecanlandırdı, kimimizi hayal kırıkığına uğrattı başladığı noktayla ama, yine en önemli ve tek temenni, bize verdiği mesajlarla, öğrettikleriyle, savunduklarıyla bildiğimiz Kiralık Aşk olarak devam ederek, karakterlerin deforme olmadığı, haklıyla haksızın, doğruyla yanlışın ayrıldığı en önemlisi her zaman 'aşk'ın kazandığı güzel bir sezon olması dileğiyle...