11. Bölüm
Hülya ve Kerim hiçbir şeyden habersiz birbirlerine alışmaya
çalışırken her yanda kalpler uçuşmuş. HülKer’in kalbi sıcacık olmuş, sevgileri
çok değerliymiş. Sevgilerine inanmaları şartmış ama neyse ki onlar da buna
dünden razıymış.
Kerim, bir yandan aşkını yaşarken bir yandan da İstanbul’da
kalma nedenlerinin peşinde koşmaya devam etmiş. Çalışacakmış, babasıyla orta
yolu bulacakmış ama bir daha asla yanlış işler yapmayacaklarmış o madende.
Bayram Bey, zamanında yaptığı hataların farkındaymış. İşleri
çocuklarına bırakıp emekli olmaya karar vermiş. Evde oturup torunlarını
sevecek, emekliliğin tadını çıkaracakmış.
Her şey çok güzel gidiyormuş. Ta ki Hülya, Kerim’in Mehmet’i
Filize’e gösterdiğini öğrenene kadar… Kerim, iyi bir insanmış, yüreği
dayanamamış. Ama unuttuğu bir şey varmış. Hülya, bu konuya çok kırılacak,
incinecekmiş.
Bavulunu toplamış Hülya… Ve gitmek için kapıya dikilmiş…
Yazı devam ediyor...