Kısmetse Olur: Köleliğin yakın tarihi canlı yayında, yeniden yazılıyor!

Kısmetse Olur: Köleliğin yakın tarihi canlı yayında, yeniden yazılıyor!
Bazen anlatacağım konuya girerken ‘Benim de söyleyeceklerim var’dan daha net bir ifade bulamıyorum. Bu vesileyle Umut Sarıkaya’ya teşekkürlerimi ileterek hemen konuya girmek isterim. Kısmetse Olur’la ilgili benim de söyleyeceklerim var.

En başından beri düzenli bir Kısmetse Olur izleyicisiyim. Senaryo diyen, kurgu diye suçlayan oldu. ‘Kurguysa dizi gibi izleriz ne var?’ düşüncesinde birisiyim, o yüzden benim için mahsuru olmadı. Olaylarla, itiş kakışla, giren çıkanla, nişanlanan ayrılanla çok eğlendim, kavga çıktıkça mutlu oldum, çıkmadıkça hüzünlendim. Yeni başlayan haftanın kral ve kraliçesi seçimini de büyük sevinçle karşıladım, zira ne kadar tuhaf, o kadar iyi. Kazanan taht misali koltuğa oturacak, Game of Thrones yanlarında halt etmiş olacaktı. Buraya kadar her şey çok güzeldi, ancak ödül beni çok ama çok rahatsız etti. Kral ve Kraliçe seçilen yarışmacılar beraber ortamlara akma ve ödül kazanmanın yanı sıra, istedikleri herhangi bir yarışmacıyı da kendilerini hizmet etmesi için seçiyor bu yeni uygulamada, seçilen 'hizmetli' söylenenleri yapmazsa diskalifiye oluyor tabii. Misal Melis de hemen gidip Ceyda'yı seçti, çünkü geçen hafta kavga bol bol kavga etmişlerdi, o zaman Ceyda neden ona hizmet ederek cezalandırılmasındı?

Kraliçeler acımasız olur

Melis Ceyda’yı seçmesinin hemen akabinde, evde koltukta otururken Ceyda’nın yanında dikilmesinden tutun da, yine Ceyda’ya yaptırdığı tostu ona uzatıp ‘Git bunun içine malzeme koy gel’den, ‘Şimdi erkekler evine gidip Adnan’ı öpeceksin çünkü kraliçen sana bu emri verdi’ demeye kadar konsepte en ufak bir fire vermeden uydu maşallah. Bir de 'hizmetindeki insanlarla bağırarak konuşmayı hiç sevmezmiş'. Kral seçilen Semih’in ise hizmet için seçtiği Batuhan ile arasında daha ziyade bir ‘Yaverim neredesin?’ temalı Tosun Paşa havası vardı. Ceyda ile Batuhan’ın iki hizmetlinin dansı başlıklı romantik dansları ise Ziyagil ailesi yılbaşını geçirmek üzere Arsen Hanım’ın çiftliğine gittiğinde mutfak takımının yılbaşını yukarı kat salonda kutlayıp, ‘Aç kızım perdeleri, manzarayı görelim’ dedikleri geceyi hatırlattı bana.

Bir kral ve kraliçe seçip onlara da iki ‘hizmetçi’ seçme fikri ne vesileyle çıktı bilmiyorum ama neresinden baksanız tatsız, neresinden baksanız ayıp. Tamam kurgu, tamam dizi, ama böyle kurulmasaymış keşke. Komik mi? Değil. Çok mu eğleniyoruz? Hayır. Küçük kölelik simülasyonları ile neşelenecek miyiz? ‘Bana hizmet etmen için seni seçtim’ cümlesinin neresi olmuş? Politik bir doğruluk peşinde değilim, ilk duyduğum andan itibaren samimiyetle nefret ettim, zira yeryüzündeki her konuda şaka yapılabileceğini düşünmüyorum. Biterayak böyle bir şey olmasaydı keşke. Neyse, bakalım kral ve kraliçelerimizi neler bekliyor? İzleyelim, görelim.


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER