Kiralık Aşk: 47. bölüm fragmanına ilk bakış

Kiralık Aşk: 47. bölüm fragmanına ilk bakış

Tahminlerim:

Öncelikle Ömer’in mektubu okumadığına eminim. Tüm bölüm olanlar Ömer’in mektubu okumadığına işaret. Eğer okumuş olsa çekim falan olmazdı. Defne ile Nihan da bu kadar rahat doğum günü planları yapmazdı. Artık Ömer mektubu okumamayı tercih ediyor ve güven göstergesi olarak Defne’ye mi veriyor; yoksa mektup Şükrü ağabeyin elinde tuzla buz mu oluyor bilmiyorum. Ama umarım kendisi çözülerek ve içimizde kurt düşürmeden yok olup gider. Hepinizin bildiği gibi ben bu aşkın Defne’nin gerçeği anlatmasına layık olduğuna düşünüyorum. Mektup olayının da bunu Defne’ye yaptırmak için atılan ilk adımdı. Artık gerçeği anlatması gerektiğini Defne’nin anlamasını sağlaması adına Gallo’ya gönderilmişti. Bir yandan Defne kendini hazırlarken, dileğim Ömer de hareketleriyle bir rüzgar estiğinde gitmeyeceğini ona kanıtlaması. Zaten o kanıtladığı an Defne de iç rahatlığıyla Ömer’e neler olduğunu açıklayacaktır. Necmi’nin de dediği gibi “Bunca şey yaşandı ama hala birliktesiniz. Ömer seni affedecektir, affetmeli.” Ben de kendisiyle aynı şeyi düşünüyorum. Ömer ise atölyeye biraz rahatlamak adına İso ile konuşmaya geldi gibi. Artık tüm çekirdek takımı karşısında olduğuna göre olan biteni hafiften belki konuşurlar. 


Onlar atölyedeyken Necmi ile Neriman da evde. Necmi mektup olayını Neriman’a anlatıyor. Neriman telaşlı ve ertesi gün hemen etraf kontrolü yapmak için ofise gidiyor. Fragmanda gördüğümüz gibi kendini ele verecek cümleler kuruyor ancak Ömer büyük ihtimalle “Yenge ne saçmalıyorsun” diyerek onu susturacaktır. Böylece Neriman mektubun okunmadığını anlayarak o mektubu bulmak için planlar içine girecek. Koray’dan ise yardım isteyecek. Ancak bu sefer sanki Koray olayları akışına bırakma taraftarı olacaktır gibi. Kendisinin Ömer ile Defne aşkında önemli bir rol oynamasını bekliyorum her zaman. Kimse onların aşkını görmezken o hiç çekinmeden ikisine de sürekli dile getirdi. Kahve falında bile vuslatın habercisi o olmuş ve Ö ile D harfi yerine K harfini söylemişti. Neriman çeki aldıktan sonra yeniden ayırma planlarına girince Koray’ın ona tepki göstermemesine kızmıştım, şimdi belki istediğim tepkiyi verecektir.
 
Passionis’te çekim hazırlıkları devam ederken Sude ise görünüşe göre Tranba ile hayallerini hayata geçiriyor. Ya da dergide Feryal yerine başka biri işe başlıyor. Ancak Tranba “ben seni çıkardığım gibi indiririm” dediğine göre karşısındaki onun sayesinde oraya oturmuş biri gibi geliyor. Artık o kişi kimse Ömer’i ofisine çağırıyor. Ömer bilmeden gidiyor ve karşısındaki kişi kendisini şaşırtıyor. Eğer bu kişi Sude ise Tranba’ya gol atıyor ve Passionis’in çekimine yer vereceğini belirtiyor. Hatırlarsanız bir zamanlar Sude, Tranba ile aynı ipte oynamaya karar verdiğinde Yasemin onu uyarmıştı. Sude de Yasemin’e bu oyunu bu sefer kendi kazanacağını söylemişti. Belki de yüksek yerlerde olmayı hayal eden ve geçtiğimz bölüm ailesine zarar vermeyeceğine dile getiren Sude, Tranba’yı kullanarak hem hayal ettiği yere gelir. Hem de Passionis’in intikamını alır. Ama Ömer’e niye böyle bir iyilik yapsın bilemedim ya neyse... Ömer gidip onunla konşuyor ve dönüşte telefonda birine “canım sıkıldı” diyor. Ofise geldiğinde ise tüm olanları ekibe anlatıyor. Hepsi birlikteyken ise Ömer’i telaşlandıran telefon geliyor.


 
Telefonda birinin başına bir şey geldiği söyleniyor ve o kişi her kimse belli ki Ömer için önemli ama odada diğer kişiler için pek de önemli olmayan biri. Eğer onlardan birinin bir akrabası olsaydı Ömer tek başına fırlamaz, birine söylerdi. İlk fragmanda Yasemin ile Koray’ın Defne’ye “Ömer telefonunu unuttu” dediğini gördüğümüze göre bu kişi Defne değil. Zaten olma ihtimali yok tabi, daha neler... Bu nedenle Ömer’in sadece ustası ve Defne için bu kadar telaşlanacağını düşünürsek başına bir şey gelen kişi usta diye tahminde bulunuyorum. Ayrıca Defne olsa bence Ömer ceketini bile almayı aklına getirmez çok ama çok daha korkar bir halde olurdu. Sonuçta “Defne onun içi”.  Ustanın başına gelenin de büyük bir şey olacağını sanmıyorum. Ömer korkmuş ama olan olay belki de anlık bir kriz ya da düşme gibi bir şey olabilir.
 
Gelen fotoğraflardan Ömer’in atölyede olduğunu görüyoruz. Bu da ustanın yokluğunu onaylar nitelikte. İki kardeş ya da iki dost birlikte koleksiyonunun yetişmesi için çabalıyorlar. Artık orada güzel konuşmalar bizi bekler, ben size söyleyeyim. Ve her şey hazır olduktan sonra çekim günü gelip çatıyor. Ömer artık Defne ile konuşmak için can atıyor. Ama işte Defne’nin de dediği gibi “Kendimi esirgemiyorum senden, hayat giriyor araya”. Onların da arasına hayat giriyor barışmalarına engel olan. Çekim günü kısacık şortuyla dolaşan Defne sevgili sinyorumuzun aklını başından alıyor. Hele bir de Koray’ın Defne’yi çekmesi bomba etkisi yaratıyor. Adam kıskanç. Bu bacakları başkasının görmesine ne kadar dayanır bilemiyorum. Arada bir Defne ile konuşmaya çalışıyorum ama bizim kız koşturmadan pek yüz vermiyor. Sinan ile karavan önü konuşmasında da bunu söylüyor Ömer gibi. En sonunda tahminim özleminden akşam Defne ile konuşmak istemesi. Ve Defne evine gidiyor. Beklenen barışma oluyor. Pek bir işaret olmasa da nedense içimden bir his artık son güne girerlerken barışmış olacaklarını söylüyor. Ve Defne’nin “Ömer benim ailem olmuş, canım benim” sözlerini bu barışmadan sonra iç rahatlamasıyla dile getirdiğine dair tahminlerim var.
 
Defne ile Nihan, Defne’nin doğum gününe dair hayaller kuruyorlar. Eğer barışmış olmasalar bence Nihan bu kadar atı alıp Üsküdar’ı geçmezdi. Ortalık karışık olsa “tüh ilk doğum gününde ne olaylar oldu” diye drama girilirdi. Ortalık süt liman ve akşamına Ömer ile Defne’nin baş başa kutlama yapılacağına dair planlar var. Bu planlar gerçek olur mu bilemem. Dizide dile gelen planların gerçek olduğu çok nadir görülüyor ancak bu özel günün birçok güzel ve önemli şeye gebe olacağını düşünüyorum. Bir türlü doğamayan Defne’nin doğum günü bu kadar kritik bir zamanda gündeme geldiyse, boşuna beklenmemiştir demektir. Ömer İplikçi’nin bu konuda neler yapacağını hep birlikte göreceğiz. Kendisi bildiğiniz gibi bu hafta benden 10 puan aldı. Şimdi ben onu o kadar “beyaz atlı prens” ilan etmişken lütfen bu doğum günü işini ihmal etmesin ve yine Allahuekber dağlarına çıksın. Hepimiz bunca hayaller kurmuşken doğum günü konusunda pek de çakılmam istemem açıkçası. Aylardır biz Kiralık Aşk izleyicisi olarak bugünü bekliyoruz. Üstelik bir de Ömer’in hediye alacağı kişi Defne. Defne daha sevgili bile değillerken Ömer’e en çok beğeneceği hediyeyi bir mağazanın raflarını temizleyerek almıştı. Defne bu kadar çaba sarf etmişken o günlerde, Ömer’in evlenme hazırlıkları içindeyken bizleri kendisine aşık etmesi lazım yapacağıyla... Güveniyorum sana sinyor!

Yansımalar:

Özette Defne’nin doğum günü gelip çattı dendiği zaman hemen aklım 6.bölüme gitti. Ondan yansımalar ne kadar görürüz bilmiyorum ama bu hafta o bölümü yeniden izlerken aslında ilişkilerine dair birçok önemli adımın o anda atıldığını fark ettim. Ne kadar önemli diyaloglar ve olaylar olmuş. Üstelik hepsine de Ömer’in doğum günü aracı olmuş.  


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER