Herkesin
Ozan’ın doğum günü partisinde olmasını fırsat bilen Özkan, Keriman’ın
yardımıyla Gülseren’i evde yalnız yakalamış ve bayıltmıştı. Neler
yapabileceğini üstü kapalı bir şekilde belirtmiş olsa da Keriman arkasına bile
bakmadan gitmişti. Neyse ki Cihan tam zamanında yetişti ve Gülseren’i çok zor
bir durumdan kurtardı. Ufak çaplı bir beyin sarsıntısı ile olayı atlatan
Gülseren, Özkan’ı hatırlayamadı ama hatırladıkları sayesinde Keriman’ın bu
yaptığı da yanına kalmadı.
Keşke Özkan'ı hatırlasaydın...
Evden
kaçarken paraların yanı sıra Cansu’nun kolyesini ve tabaktaki muzu da çalmayı
ihmal etmeyen Keriman, sabaha kadar diken üstünde polisleri bekledi. Tam
rahatladığı bir anda da polisler kapısına dayandı. Üstelik hem de kolye
boynundayken yakalandı. Yakalanmasaydı kesin Rahmi Bey ile buluşmaya giderken
takardı o kolyeyi. Özkan ile birlikte gözaltına alındıklarında kardeşini
satmasını ve polislere bütün suçun Özkan’da olduğunu söylemesini bekliyordum
ama yanıldım. Özkan serbest kalırken, Keriman hapse girdi. Bu bölümün en
keyifli sahneleri de Keriman’ın hapishane ile imtihanı oldu. Üstelik bu
sahnelerde Nursel Köse’ye konuk oyuncu olarak daha önce Kayıp Şehir ve Ulan
İstanbul dizilerinden tanıdığımız Ayta Sözeri eşlik etti. Keriman’ın ondan daha
çok çekeceği var anlaşılan.
Hapse girmeden önce Keriman: Ne demiş Napolyon, üç sesden hoşlanıyorum demiş. Birincisi su sesi ikincisi para sesi üçüncüsü bozuk para sesi dördüncüsü de oyro sesi bee!
Bölümün en
çok hata yapanı ve kendi kazdığı kuyuya düşeni yine Dilara oldu. İlk önce
dinlemeden, kendi inandığı doğrular üzerinden Gülseren’in kapısına dayandı ama
bir sonuç alamadı. Daha sonra Candan’ın verdiği akıllar sayesinde Gülseren’i
geçmişinde uyuşturucu çeteleriyle ilişkisi olduğunu ve pavyonda çalışmakla
suçladı ama çok geçmeden gerçek ortaya çıktı. Cihan o kadar sakin karşıladı ki
Dilara’nın iftiralarını. Tek bir kelimesine inanmamakla birlikte Cansu’nun ve
Ozan’ın da kafasındaki soru işaretlerini ortadan kaldırdı. Bu sayede Cansu,
Gülseren’le biraz daha yakınlaştı. Bu arada Dilara içten içe Ozan’ı da
çıldırtmayı başardı birkaç bölüme elinde bavuluyla Gülseren ve Cansu’nun
kapısına giderse hiçbirimiz şaşırmayız herhalde. Dilara yaptığı hatalardan hala
bir ders alamamış olacak ki hisselerinin kontrolünü Alper’e verdi. Bunun karşılığında
da Cihan, onun en hassas olduğu konu olan boşanma davasını basınla paylaşmaya
karar verdi.

Birkaç bölümdür
adı geçen Yağız’la da bu bölüm resmen tanıştık. Görür görmez üstelik sesini de
duyduktan sonra Hazal ve Cansu bu çocuk için mi savaşacak diye üzülmüştüm ama
zavallımın bu kapışmayı görmeye ömrü vefa etmedi. Her işte bir hayır var
derlermiş ya Hazal’da Cansu’nun elinden çocuğu alarak belki de Cansu’nun
hayatını kurtardı ama olan kendisine oldu. Eee ne demişler alma mazlumun ahını
çıkar aheste aheste…