Mutluluğa açılan kapıdan içeri girmeye hazır mısın?
Zeynep, Nihan’ın Kemal’i düşünmediğini, tercih etmediğini söylerken 7 yıl öncesi için haklıydı. Ama o köprünün altından çok sular aktı. Nihan o dönemde yaptığı tercihin yanlışlığının farkında, pişmanlığını yaşadı, cezasını da yıllarca mutsuz olarak ve neticede kardeşinin canıyla ödedi. Artık dersini almış bir Nihan var elimizde. Hem de o dersi öyle bir ezber etmiş ki, çok sevdiği kardeşinin ölümünün bile aralarına girmesini istemeyecek kadar Kemal’i tercih eder duruma gelmiş. Başta da dedim ya; sıkı sıkı tutunduğu amacı onun canını hem tahmin ettiğinden daha fazla yaktı, hem de geleceğinin üstüne gölge düşürdü. O da bıraktı artık. Kardeşinin acısını yaşananlardan bağımsız olarak gene çekecek elbette ama bunun önünü tıkamasına, onu mutsuz etmesine izin vermeyecek. Meyhanedeyken ne de güzel konuştu öyle.

“Hatırlıyor musun, bana kardeşlerimi kaybetmek istemiyorum demiştin. Ben de sana seni kaybedeceğim hiçbir gerçeği bilmek istemediğimi söylemiştim. Kemal ben senin pişmanlığın olmak istemiyorum. Ben senin kalbinde bir ukde olmak istemiyorum. Ben senin kardeşlerinin sebebi olmak istemiyorum. Hadi unutalım, duymayalım, bilmeyelim...

Elimi Kemal’e uzatmak istiyorum, bütün geçmişi unutmak istiyorum. Deniz’e başka türlü nasıl bir hayat kurabilirim?” dedi mezarlıkta da Nihan. Eminim ki, babası da, Ozan da bunu duyabilseydi onun bu tercihini destekler ve mutlu olmasını dilerdi. Belki de ruhları bu şekilde huzur bulacaktır? Huzurlu ve mutlu bir Nihan’ın dualarıyla… Kemal’in “Biz artık aynı Kemal’le Nihan değiliz. Birbirini çok sevmenin de yetmeyeceği noktadayız.” sözüne de katılmıyorum. Siz çok uzun zamandır eski Kemal ve Nihan değilsiniz zaten, siz baba Kemal ve anne Nihansınız. Birbirinizi çok sevmek yetmeyecekse, bir evlat sahibi olmak yeter belki ortak bir hayat kurmaya?


Çok pişmanım desem, bir şey değişir mi?

Geçen hafta Tarık, Ozan’ın katili çıkınca bunu hiç içime sindirememiştim. O yüzden Mercan’ın “Raporun güvenilirliğinden emin olabilirsiniz.” demesine rağmen, belki bir umut Asu ve Emir raporu değiştirmiştir diye düşünüyordum. Ama Tarık’ın açık ikrarı, tarafların çektiği acılar ve yaşanan tatminkâr yüzleşmelerden sonra artık şunu kabul etmem gerek sanırım; Ozan Sezin’i Tarık Soydere öldürdü. Nihan’ın kardeşini, Kemal’in abisi öldürdü. Deniz’in dayısını, Deniz’in amcası öldürdü… Defalarca yazsam da, gerçeğin bu olduğunu hazmetmek zor. Aslında bu durumu, geçen sezon aksini ispat etmek için uğraşırken Ozan’ın katil çıkmasına benzettim biraz. Beklenmedik yerden aldık darbeyi.

Yalnız anlamadığım bir şey var, Tarık Ozan’ın yaşadığını fark ettiğinde nasıl iş işten geçmişti? Üstelik çok sevdiği, biricik kız kardeşi Zeynep kendini katil sanıp içi içini yerken Tarık bunu ona nasıl söylemez? “Affet güzelim, diyemedim işte.” diyerek geçiştirilebilecek bir şey mi bu? Ben Kemal’i, bir iki haftadır gerçeği Zeynep’e söylemedi diye suçlarken Tarık maşallah 1,5 yıldır bu konuda gayet rahat bir şekilde Zeynep’in vicdan azabı çekmesine neden olmuş. Aferin! Vildan Hanım Zeynep’i vurduğu zaman da, Nihan’ı annesini ihbar etmiyor diye suçlayıp, ona bağırıp çağırmıştı hatta. Yüzsüzlüğün bu kadarı… Keşke o da gerçekten katil olduğunu bilmeseydi de, bunu Adli Tıp raporu sonucunda öğrenip şok olsaydı. Böylece aylardır bu konuda doğru dürüst bir vicdan azabı çekmemesi, üstüne bir de Zeynep’in çektiklerine sessiz kalması biraz daha yerine otururdu.

Tarık’ın babasının dükkanındaki iç hesaplaşması doğruydu aslında. Kemal’i kıskandığı, onun okumuş evlat olması sebebiyle kayırıldığını düşündüğü için hırslandı. Çok insani şeylerdi bunlar aslında ama bu gerekçeyle Emir’e yanaşması, Kemal onu her kurtarmak istediğinde bunu kendi benliğine ve gelişimine yapılmış bir saldırı gibi görüp daha da terslenmesi kabul edilir gibi değildi. O yüzden bir yerden sonra ona sempatimi yitirmiştim. Ama yine de Kemal’le vedalaşma sahnesinde içim bir acımadı değil. Bazen insanın yapmak istedikleriyle yaptıkları uyuşmayabiliyor. Ama tabii bu istenmeyen sonuç, masum bir insanın ölümüyse, insan da bunun cezasını çekmeli.

Yazı devam ediyor.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER