Şimdi Defne ve Ömer'e sonra geleceğim. Önce mahalle tayfasından başlıyorum. Bayır aşağı yürüyeceğim. Size ne oluyor Allah aşkına? Kraldan çok kralcısınız ve ben bu işten hiçbir şey anlamıyorum. Defne'ye nasıl tepki verdilerse, Defne kendi içinde Ömer'i seviyor. Es kaza dile getirecek olsa, Taksim Meydanı'nda sallandıracaklar Allah muhafaza. Tamam mahalle tayfası; Ömer gitti, basıp gitti eyvallah. Lakin neden Ömer'i gerdek gecesi başka bir kadınla basmış gibi davranıyorsunuz? Oyunu bilmeseniz anlayacağım bu yersiz tepkinizi. Evet, Defne'nin yaşadıklarına ben de üzüldüm ama herkes bi takkesini önüne koysun ve düşünsün; Ömer'in yerinde olsaydınız siz ne yapardınız?
Arkadaşlık dediğin yönlendirmek değildir. Ne demiş ünlü düşünür Nihan Topal? "Özgür irade diye bir gerçek var!" Benim gözümde de arkadaşlık şudur; her koşulda yanında olmak. Bir yanlış varsa hobi olarak yönlendir ama kızamazsın, istediği yolu seçer. Gene üzülecekse, gelir sende üzülür. Arkadaşsın sen. Senin ulvi görevin bu. Defne, Ömer'e karşı yumuşayacak olsa; "Kızım, sen bu kadar acı çektin bak aynı şeyleri yaşayabilirsin yine. Emin misin?" dersin, çekilirsin. Eminse, "Ben hep yanındayım..." dersin, bitirirsin, bırakırsın. Arkadaşlık budur. Aksi, başkasının hayatına müdahale etmektir. Benim tek korkum, Defne gardını düşürdü diyelim; işin yoksa İso'nun, Serdar'ın keyfini bekle.
Hadi Nihan ucundan berisinden Ömer'ci yine, Defne'den de rahat bu konuda ama Serdar'a ne demeli? Abiliği başta yapmadın, oyunu öğrendiğinde yapacaktın. Oyunu öğrendiğinde yapmadın, Defne evde ağlarken yapacaktın. O zaman yapmadın, Ömer ev aldı diye atarlanmaya gittiğinde yapacaktın. Az biraz gurursuz musun acaba? Gelmiş Ömer'in adını anmayı yasaklamış bana, haspam! Ayrıca Nihan'a birisi evli ve çocuklu olduğunu söyleyebilir mi? Defne'nin hayatına girebilecek kişinin illede onun beğenisinden geçmesi gerekmiyor. Serdar'la sevmeden evlendiğini düşüneceğim artık, yeter. Anladık adamlar yakışıklı ama Cillobistan Başkonsolosluğu bir tane, ne mağna bana "yeni" falan demeler? Kır dizini, çocuğuna bak. Sana öyle hakaretler ederim ki sütün kesilir! He, her şey yolundaysa o zaman Serdar İz'e baktı, Sude'yi beğendi diye kızmayacaksın. Ve Defne'ye fikir verme Nihan. Hobi olarak da verme. Üstüne toprak at doğrudan ama fikir verme. Defne bir de ekmek arama "Arsız mısın? Seni böyle mi yetiştirdik?" diye soruyor. Esra, o evin senden sonra tek ahlaklısı be Defo, aşk olsun!
Sadri Usta'm, ustacığım. Mahalleden mi taşınsan sen? Bu insanlarla görüşmesen mi artık? Ben küstüm de onlara. Küstüm çünkü bizim burada nankör insanlar pek sevilmez. Bence sen, Defne'nin odasının yanında küçük bi dükkan aç, hem Ömer seni bahane eder de görür Defne'sini. Ya da dur kapatma oradaki dükkanı da belki bir gün barışırız bu insanlarla da. Bilemedim. Bilemedim çünkü aklıma İso geldi yine!
Göğsümden ama kalbimi kalbimi söküyollağğğ
İso peki sana ne demeli? Defne'nin kan bağı değil belki ama gönül bağıyla abisi sensin. Defne, kiralık aşkken destek olmak çok kolaydı galiba, "Zaaa Ömer'i yiyoruz!" diye? Adam akıllı bir akıl mı verdin gidip Defne'nin Ömer'le konuşması için? Defne, Ömer onu terkettiği için üzülseydi; üzülürdü biterdi bir yerden sonra. Defne, Ömer'sizlikten bu hâlde, bunu bir tek ben mi görüyorum? Defne'nin gözünden baktığında, Defne haklı olabilir ama Ömer'i de bi dinle istersen he, ayıp olmasın sonra kanka. Hayır yani, hikayenin sonu belli, sonra yüzünü yere eğecek olan sensin. Çünkü senin kendi hikayende, sen de gurur yapmış ve bedelini pişmanlığınla ödemiştin. Yasemin'in peşinden koşmadın da ne oldu? Sinan'a da yar olmadı. Yani biraz daha anti Ömer'ciliği oynarsan, Defne ve Ömer de savrulacak da ona göre. Silkelen ve kendine gel, sen İso'sun aptallık etme! Ne yaşadıysa Defne ve Ömer yaşadı, bir yerden sonra karşıdaki kim olursa olsun, üçüncü kişi. Ve biz burda üçüncü kişileri de pek sevmeyiz.
Bana "Ömer'ci" diyenler oluyor. Evet, kendimi her zaman Ömer'e yakın hissettim bu hikayede ama her şeyden önce DefÖm'cüyüm ben. Defne ve Ömer gelip geçici forever Defne&Ömer İplikçi. DefÖm'e taş koyan karşısında beni bulur; bu Defne ve Ömer de olsa, şirketti çaycı da olsa böyledir.
Şimdi gelgelelim DefÖm, Ömer gitti diye değil, Defne Ömer'e yalan söyledi diye bitti. DefÖm'ü birleştiren de bitiren de Neriman'dır. Ve kendisi hâlâ akıllanmamakla beraber, sinirimi bozmaya devam etmektedir. Bu durumda, gözümde Pamir bile ikinci planda kalmaktadır. Nöro bitirçem seni, çok az kaldı. Ve Necmi, hoş geldin de pek bi umursamaz geldin. Acaba biraz karının başımıza öreceği -çoktan ördüğü- çorapları mı aramaya başlasan?
The Real Koray Sargın, mavi tıklı Koray Sargın. Ya beni twitterda takibe al ya da DM kutunu herkese aç, çünkü sana bir şey diyeceğim. "Etme eyleme" diyeceğim. Pamir Marden'in bir kiralık aşk olduğu ortaya çıkarsa, Ömer'in karşısından bu sefer de "Dost kazığı" diye kurtulamayacağını hatırlatacağım. Bu oyunu bozmanı rica edeceğim. Buna rağmen, tüm pişmanlık ve ihtişamınla tamamsın karşımda. Ve pek tabii Şükrü Abi'm sen de. Ne de güzel itiraf ettin Ömer'e, aslanlar gibi. Ve yine bir tek doğruları sen söyledin, Defne'yi yine bir tek savundun. Helal olsun.
Sinan ve Seda, cinsel tansiyon muhabbetine girecekken son anda senaryo değişimiyle sinirden yükselen tansiyon muhabbettine girmişler zaar. Pek de bi tatlı olmuşlar. Sinan'ı da Seda'ya değil, aynalara bağırmaya davet ediyorum zira Yasemin öldü. Ölmediyse de Allah uzun ömür versin, göremiyorum çünkü yok. Ama Pamir burada. Ömer'in nereden kuzeni olduğunu pek kestiremediğim Pamir. Kuzenin kuzenine "kuzen" demiyoruz biz. ^^ Pamir burada, Sinan burada, Ömer burada. Defne'ye gelecekte aşık olacak kişi, eskiden aşık olan kişi, hâlâ aşık gerçek aşkı olan kişi. Evet herkes burada ve Sinan'ın çenesi bilmiyorum neden kapalı. Meğer, sen de pek bi' ders almamışsın yaşadıklarından Sinan, pes! Ben Pamir'in ağzından Defne'nin D'sini duyduğumda Ömer'e koşardım. Zaten Ömer'in eli de kaşınıyor, alerjisi var, haberin olsun.
Bu gözler neler görüyor hocam, bu ne?
Pamir Marden, açıkçası sana kanım kaynadı ama ilişkimiz kısa sürecek. Pek tabii sorun sende değil bende. Defne'nin o pamuk beyazı ellerini, Ömer'den başkası tuttuğu zaman tepem atıyor. Defne'nin kızıl saçlarına, Ömer'den başkasının eli değdiği zaman benim gözüm seyiriyor. Bak sen değil, Defne'nin kuaförüne bile sinirleniyorum; konu o kadar hassas. Yani seni ciddiye almayarak, konuyu kendi içimde hafifletiyorum. Sen buralarda yenisin galiba? Haftaya, durumu bi' idrak et, senin de notunu o zaman vereceğim. Alenen söylüyorum, Ömer'e diklendiğin an seni gömmeye başlayacağım. Çünkü konu kilit. ^^
Neriman'ın Pamir'i kiralık aşk olarak tuttuğunu görmesem, Fikret'in tuttuğunu düşünürdüm. Ha enseden yaprak almışlar, ha saça papatya takmışlar. Hayır bir de papatya! Ama n'oldu? Pamir'in taktığı papatyayı, Ömer çıkardı. Ömer İplikçi bu oyunu bozar arkadaşlar. Hiç de oyun bozucu bir tarafını görmedik bugüne kadar ama olsun. Ömer depara kalmış bir vaziyette durdurabilene aşk olsun. Basmış gaza uçuruyor bizleri. Delirdi, hem de biraz falan değil bayağı delirdi. Atarlı semtin giderli çocuğu oldu. Daha az kontrollü, daha çok vahşi. Ve bu hırsla, Pamir'e neler eder Allah bilir. Öldürmese bari. Çünkü yani fena da sayılmaz Pamir, Defne'den uzak bi gideri var, yazık olmasın.