Sevgili Arsız Ölüm - Dirmit: Severken acıtanların hikayesi

Sevgili Arsız Ölüm - Dirmit: Severken acıtanların hikayesi
Canım Dirmit!
Bir iç huzursuzluğu kapladı yine içimi. İç huzursuzluğu nedir bilir misin? Hani böyle karnına bir ağrı saplanır, nefesin sıkışır içinde, derin derin nefes almak istersin de aldığın her nefes içine içine batar. Öyle zamanlarda içim şiş şiş oldu derim ben. Kimse anlamaz ne demek istediğimi. Azıcık halden anla demek isterim, diyemem. Susarım çünkü ben karşımdakinin beni anlamasını beklemeyi bıraktım artık. İnsanın kendini açıklamak zorunda kalması yorucu. Yoruldum ben de bıraktım, herkes ne anlıyorsa onu anlasın, anlamıyorsa anlamadığıyla kalsın, beni bir bıraksın.

Bu iç huzursuzluğu yaşadığın evin içinden geliyorsa o “herkes ne anlıyorsa onu anlasın” tavrı pek işlemiyor yalnız. Yaşadığın “ev” seni anlamıyorsa nefesin hep sıkışıyor. Sığamıyorsun aslında zaten hiç sana ait olmamış o eve. Belki bazen taşıyor kelimeler yüreğinden, boğazın patlayana kadar bağırıyorsun, belki de hep susuyorsun içine içine. İşte o zaman şişiyor yüreğin, için şiş şiş oluyor.

Bu iç huzursuzluğuyla yaşanmaz sen de biliyorsun. İçini huzurla doldurmanın yollarını arıyorsun, deniyorsun. Her yaptığın yeni bir iç huzursuzluğuyla karşılık buluyor. Mesele senin yeni bir şeyler denemen değil aslında, mesele senin bir şeye bağlanman. Senin hiçbir şeye bağlanmanı istemiyorlar. Senin, onların istediği sınırlar içinde kalmanı bekliyorlar ama sen durmak istemiyorsun. Durma zaten. Bu iç huzursuzluğunu durdurmanın yolu senin durmamandan geçiyor. İşte Dirmit kız da tam olarak öyle yapıyor. Durur muyum, durmadım tabii diyor.

Dirmit, çok özel bir kız çocuğu. Hayaller kuruyor ama öyle sıradan hayaller değil bunlar. Dirmit’in hayalleri o kadar güzel, o kadar içten ki dinlerken kıskanıyorsunuz. Doğduğu evinse işi gücü Dirmit’in hayallerine müdahale etmek. Dirmit ne yapsa yanlış onlar için. Dirmit, özgür değil o evde. Yüreğini havalandırmak istiyor mesela, yüreğini gezdirmek istiyor, yoluna taş koyuyorlar. Durur mu, durmuyor Dirmit, kelimeleri yakalıyor, süzüyor yüreğinden sonra kağıda döküyor, bu sefer de yırtıyorlar kağıtlarını, kırıyorlar kelimelerini. Dirmit, koşmak istiyor, dans etmek istiyor. Bıraksalar uçacak Dirmit ama kanatlarını koparıyorlar.

Dirmit pes etmiyor, durmadan devam ediyor ama aklında bir soru var ki can acıtıyor. Bu eve değil de başka evlere doğsaydım nasıl olurdu? Gözlerim dolu dolu bakıyorum Dirmit’e. Bu sorunun cevabını ona verebilmek istiyorum, veremem ki. En iyi bildiğim şeyi yapıyorum, susuyorum. Sarılmak istiyorum o an Dirmit’e. Sarılırsak kırık kalbini iyileştiririm belki diye düşünüyorum…

Sevgili Arsız Ölüm- Dirmit, severken acıtanların hikayesi. Çok özel bir oyun. Bir oyunu başından sonuna hem gözlerin nemli, elin kalbinde hem de çenen acıyana kadar gülerek izlemek çok özel ve nadide bir his bence. Oyunun ve hikayenin bende yarattığı his tam olarak, severler seni ama aslında canını acıtırlar ve bunu hiç fark etmezler. Hani diyor ya Sezen Aksu şarkıda “acıtmışım canını sevdikçe” diye. İşte aynen öyle bir his…

Sevgili Arsız Ölüm- Dirmit, Latife Tekin’in romanından Nezaket Erden ve Hakan Emre Ünal tarafından uyarlanmış. Hakan Emre Ünal oyunu yönetirken Nezaket Erden sahnede harikalar yaratıyor! Ben Nezaket Erden’in performansını nasıl anlatmalıyım, nasıl tanımlamalıyım gerçekten bilmiyorum. Hani dildeki tüm olumlu sıfatları yan yana dizsem sanki yine bir eksik kalacak gibi geliyor. Nezaket Erden, iyi ki Dirmit olmuş, iyi ki bizi onunla tanıştırmış. Oyunu aynı hislerle iki kere izledim ve bunu açık yüreklilikle söylüyorum, bugüne kadar izlediğim en en en iyi tek kişilik performans ilan ediyorum!

Oyunun broşürünü, Moda Sahnesi’nde oyun izlemeye gittiğim bir gün görüp almış ve içimde çok değişik bir his uyanmıştı, bu oyunu izlemeliyim demiştim. Hislerim iyi oyunlar konusunda beni yanıltmıyor, şanslıyım. Broşürü de çerçeveletip duvarıma asacağım, Dirmit’i hiç unutmamak için…

Sevgili Arsız Ölüm- Dirmit’i izleyin! Sonra en sevdiklerinize izletin hatta severken canınızı acıtanlara izletin.

Dirmit kızlara not: gönlünün zincirlerini kıramayanlardan, severken canınızı acıtanlardan korkmayın, hiç durmayın, hep yolunuza bakın…

Bu özel romanı uyarlayan ve sahneleyen Nezaket Erden ile Hakan Emre Ünal’a çok içten teşekkürlerimle…
 
 

Oyun Künye Bilgileri:
Eser: Latife Tekin-Sevgili Arsız Ölüm
Uyarlayanlar: Nezaket Erden-Hakan Emre Ünal
Yöneten: Hakan Emre Ünal
Oynayan: Nezaket Erden
Afiş ve Broşür Tasarım: Kutay Yaşar Teköz
Afiş Çizimi: Perim Işisağ
Sahne: Tiyatro Hemhâl

 


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER