The Heirs: Masal kadar gerçek!

The Heirs: Masal kadar gerçek!
Suratımdaki anlamsız tebessümü silebilirsem yazmaya başlayacağım. Çünkü bu sefer, düşündüğümde dahi yüzümde güller açtıran, kalbimi kanatlandırıp uçuran, ruhumu gıdıklayan bir Güney Kore dizisini paylaşacağım: The Heirs!

The Heirs, Güney Kore dizileri sevdasına düşme nedenimdir. Kırmızı çizgimdir.

***

Zengin olan, fakir kız konusu, bugüne kadar kaç diziye konu olmuştur, kaç tiyatro eserinin merkezindedir, kaç filme ilham vermiştir acaba? Oturup saymaya ömür yetmez. Aslına bakarsanız, 2013 yapımı The Heirs dizisi de aynı temayla yola çıkıyor. Onu diğerlerinden ayıran, izledikçe izlettiren sebepler nelerdi, düşündüm ve aklımdan dökülenleri sizlerle paylaşmak istedim.

1-Denklem neydi?

Her defasında Amerika’yı yeniden keşfediyormuş gibi yapıyoruz; yapmayalım! Olay çok basit, matematik belli. Dizinin konusu bir varlıklı ailelerin çocukları ile onların yanında ayakta kalmaya çalışan Cha Eun Sang  (Park Shin Hye) ile yakışıklı velihat Kim Tan (Lee Min Ho) arasındaki çatışmadan doğuyor. Bir yanda yakışıklı, ülkenin en zengin ailelerinden birinin varisi Kim Tan; diğer yanda Kim Tan’ın ailesinin yanında hizmetçilik yapan Park Hui Nam (Kim Mi Kyung)’ın kızı Cha Eun Sang. Kim eksik diye düşünmeyin. Bizim efendi Kim Tan’ın yanına, eski dost yeni düşman Choi Young Do (Kim Woo Bin). Bu güzel gençlerin yanına birkaç geçimsiz arkadaş ve aile bireylerini de eklediğimiz zaman mis gibi oluyor. Ne eksik ne fazla! Daha fazla dallandırıp budaklandırmaya gerek yok. Bir gençlik draması için aranılan bütün özelliklere sahip. Denklem tamam, sıra geldi çözüme!

2-Çakma değil; yüzde yüz orijinal!

Denklem çok basit geldi, değil mi? Bildiğim hikâye, neden seyredeyim, dediğiniz, duyar gibiyim. Demeyin! Kusura bakmayın bunu defalarca tekrar ediyorum ama hikâyeyi satmak, izlettirmek başka bir meziyet. Görüntüleriye, sesleriyle, vurucu replikleriyle, müzikleriyle... Mesela, benzer bir hikâyeyi Türkiye televizyonlarında da izleyebilirim. Haftada iki saatten fazla, üstelik hikâyenin ne zaman biteceğini bilmeden. Freni patlak kamyonun yokuş aşağı gittiği gibi. Sonra bir sabah bir uyanmışım ki dizi yayından kaldırılmış. Tüm bu riskler varken orijinalini izlemek kulağa daha hoş geliyor. (En azından sektörün alametifarikası olan diziler iki buçuk saatten, makul sürelere düşene kadar.)

3- Masal kadar gerçek!

Mutluluk bile bazen hayal gibi geliyor.  Sizi bilmem ama ben masallara, mucizelere, hayallere inanıyorum. Daha yükseğe zıplamak için yere daha sert çarpmak gerektiğine de… The Heirs, hayatın tam da bu noktasında bana ilham verdi. Mutsuz ve kimsesiz olduğunu düşünürken, uzaklarda bir yerlerde kaderin ağlarını ördüğünü The Heirs dizisiyle bir kere daha anladım. Eee, "Tacı takmak istiyorsan, tacı taşımalısın!"

4-Lee Min Ho & Park Shin Hye

Bana kalırsa Park Shin Hye, Güney Kore’de, kendi jenerasyonun en iyi isimlerinden biri. Yetenekli, çalışkan, başarılı, güzel! Ekranda kendine baktırtıyor yani. Bilirsiniz işte… Değil Güney Kore’nin, dünyanın en yeteneklisi, en başarılısı oyuncusu da olsanız, bazen tutmayınca tutmaz. Neden tutmadığını oturup saysak, milyon tane madde sıralayabiliriz. Bu maddelerden biri de eminim ki “partner ile olan uyum” olacaktır. Park Shin Hye’nin, başta The Heirs olmak üzere, yer aldığı tüm projelerin belirli bir bandın üzerinde olmasını, partnerleri ile olan uyuma bağlıyorum. Ha, Park Shin Hye taşıdı da Lee Min Ho durdu mu? Asla! The Heirs’in başladığı ilk saniyeden son saniyeye kadar birbirlerini çok güzel dengelediklerini de düşünüyorum. Bu söylediklerim sadece iki başrol oyuncusu için değil; tüm oyuncu ekibi için geçeri: Kim Woo Bin’den Choi Jin Hyuk’a; Kim Sung Ryung’tan Kim Ji Won’a kadar! Bu da bize yaratılan doğru, düzgün, tutarlı karakterler ile yerli yerinde cast seçiminin de başarının bir parçası olduğunu göstermiş olsun.

5-Müzikler

Pavlov’un zil çalınca koşan köpeği gibiyim. The Heirs dediğiniz an “Love is feeling…” diye şarkıya girebilirim. Buna hazır mısınız? Şaka bir yana, bugüne kadar birçok filmin dizisinin müziklerini dinledim. Ama bu kadar çok kez başa sarıp dinlediğim bir albüm olmamıştır sanırım. Müzik başka bir şey ya… Melodiler sizi alıp götürüyorsa, tamamdır, olmuştur o parça! The Heirs için hazırlanan her parça birbirinden güzeldi ve diziye çok güzel bir şekilde serpiştirilmişti. (Tabii ki ekleyeceğim. ^^)

***

Her zaman oldupu gibi, aklımdakileri naçizane bu sayfaya döktüm. Merak edip izleyecek olan herkese şimdiden iyi seyirler! Yazıkların yetmez, müzik ve fragman da isteriz diyenlerin hemen aşağıya bakması yeterli! ^^

Yönetmen: Kang Shin Hyo
Senaryo: Kim Eun Sook
Oyuncular: Lee Min Ho, Park Shin Hye, Kim Woo Bin, Kang Min-hyuk, Choi Jin Hyuk, Kim Ji Won, Krystal Jung, Kang Ha-neul, Park Hyung Sik
Kanal
: SBS
Bölüm Sayısı: 20
Tür: Dram, gençlik, romantik-komedi
Yayınladığı Tarihler: 9 Ekim – 12 Aralık 2013

Park Jang Hyun & Park Hyun Kyu - Love is...








BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER