Kiralık Aşk: Ah bu yansımaların gözü kör olsun

Son söz…
 
Bu yazıyı yazmak benim için ne kadar eğlenceli olmuş olsa da başlıkların görsellerini hazırlarken maalesef bir o kadar üzüldüm, yok canım bildiğin tepemden sinir geldi desem yeridir. Hatta çok isteyerek beklediğimiz 8. ve 17. bölümlerinin yansımalarını bu şartlar altında görmediğimiz için mutlu bile oldum. Haftalardır bir tanecik olsun yeni sahneyle karşımıza çıkan Ömer ve Defne’sini görmeyişimden değil, istisnasız biçimde her bir yansımadaki ikinci sahnenin ilkini mumla aratır derecede özensiz ve sıradan kostümlerinden. Gerçi uzunca süredir Defne’nin üzerinde basit tişörtlerden ve Ömer’de koyu renk pololardan başka bir şey görmediğimiz için bunlara kostüm demek ne kadar doğru olur kestiremiyorum… Kiralık Aşk’ı Kiralık Aşk yapan ilk ekip diziden ayrıldığından beri her bölümü estetik bir showa dönüştüren, cıvıl cıvıl süsleyen, karakterlerin ruhuna yakışır biçimde giydiren o stylingden de ne yazık ki mahrum kaldık. Çok şükür ki bir yönetmen hamlesiyle kâbus günlerden kurtulduk ama styling işini de bir türlü halledemedik.

İkinci sezonda en az Ömer’in evinin değişmediğini görmek istediğim kadar -setten gelecek ilk fotoğrafı görmeden bu kötü ihtimali silip atamıyorum- deneyimli, çift uyumuna özen gösteren, liseli bir kızı değil genç bir tasarımcıyı giydirdiğini bilen, tüm karakterleri birbirinin kopyası yapma kolaycılığına kaçmayan, hepsine uygun birer tarz yaratan ve estetiği ön plana alan, eleştirildiğinde kulak veren yani aslında sadece işini düzgün yapan bir stil ekibi ile dizinin buluşmuş olduğunu görmeyi de o denli çok istiyorum. Bu şahane güzelliklerinin çıkaracağı potansiyel öyle fazla ki insan haliyle bekliyor işte…

Herkese huzurlu tatiller ve dönüşü muhteşem olmayacaksa hiçbir yerciklerden gitmemeyi bize benimseten Kiralık Aşk’a da zımba gibi dönüşler dilerim. ^.^
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER