Survivor’da üst üste iki
dokunulmazlık oyunu sonrası elenen Ezgi oldu. O gidince, Ezgi’nin şimdiye kadar
çoktan elenmiş olması gerekirken Atakan’la olan yakınlığı sayesinde birleşme
sonrasına kalabildiğini söyledi herkes birbirine elbette, çünkü bir kadın ve
erkek bir aradaysa, kadını ezikleyip erkeği yüceltmek en derin genimize kadar
işlemiş, değiştirilemez madde olup en temel anayasamıza kadar girmiş bir hal.
Aşkı meleklerden çalanlardan mısınız acaba?
Ezgi’nin gitmesinden ziyade,
Atakan’ın duruma verdiği tepki ile ilgili yazmak isterim aslında. Atakan’ın geçtiğimiz
hafta eleme konseyinden önce kurduğu bir cümle çok yer etti aklımda. ‘Bana yara
vermek için seni azaltmak istiyorlar’ dedi Ezgi’ye. Evet, Türkçede böyle bir
cümle yapısı veya kelime birlikteliği yok ama bunu uzun zamandır et yememiş olmasına
veriyorum (gerçi hiç kilo vermediği için iyi beslendiğini de varsayabiliriz
aslında ama hindistancevizi dilbilgisine protein kadar yardımcı olmuyor demek
ki) ve cümlenin içeriğinden ne kadar hislendiğim gerçeği değişmiyor. Bu
cümleden sonra Atakan’a duyduğum sempati çok arttı, hele Ezgi’nin elemesinden
sonra o duygusallaştığını göstermek istemeyen hallerine o kadar üzüldüm ki
ekrandan doğru sırtını tıpışlayasım geldi. Ezgi’yle aralarında duygusal bir
ilişki olup olmadığını bilemiyoruz elbette, birbirlerinden gerçek dost diye
bahsediyorlar ama genç adam-güzel kız ikilisi bizi bundan fazlasını düşünmeye
itiyor ısrarla. Kimle olurlar bilmem, ama dilerim ikisi de mutlu olurlar.

Bence ayıp ettin
Reality show’larda aşk denince
aklıma (çok yaşlı olduğum bu vesileyle bir kere daha ortaya çıksın madem)
illa ki Popstar Abidin-Firdevs aşkı gelir. Bir zamanlar Kanal D
ekranlarından üstümüze doğru fırtınalar estiren, aksi huysuz jüri kavramını hayatımıza
sokan ve upuzun süren Popstar maratonunun sonunda ikisi finale kalınca Abidin
pat diye Firdevs’a âşık olduğunu açıklayıp, birinciliği de kapıvermişti. Çünkü
memleketimizde böyledir, bir erkek bir kadına âşık olduğunu söylediğinde erkeği
bağrımıza basar, kadını hunharca suçlarız. Suçladığımızı itiraf etmesek de
suçlarız. ‘Yarışmaya gelmiş yaptığına bak’ imaları yapar, mevzuda gönlü olup
olmadığını bile sormayız (olsa ne olur?). Abidin’in ‘Firdevs’i seviyorum’
itirafının ardından da yaptığımız tam da bu olmuştu yıllar evvel. Bir kişi de
demedi ki Abidin’e ‘Kız belki de kaderini değiştirecek bir an yaşıyor burada,
onu bu şekilde elinden almaya ne hakkın var?’. Abidin’i en son geçen yaz Ütopya’da
gördüm, Firdevs nerede ne yapıyor hiçbir fikrim yok, ama ne zaman böyle bir
yarışma görsem, aklıma hala o kız gelir, o final akşamı yaşadığı haksızlık,
illa tekme tokat olması gerekmeden maruz kaldığı erkek şiddeti gelir. Abidin’in
Popstar’lık kariyerinde bir yere varamamış olmasını Firdevs’ten yana çalışan
ilahi bir adalet olarak düşündüğüm zamanlar bile olmuştur.

Bakalım kahramanlarımızı neler bekliyor?
İster Survivor olsun ister Popstar,
erkeklerin hep bir adım daha haklı sayıldığını ve kadınların bile buna destek
verdiği programlar izlemekten çok yoruluyorum bazen. Asıl yorulduğum şey bu
programların gerçek hayatın bir yansıması olduğunu bilmek elbette. Ezgi’nin
elenmesinden sonra, uzun süredir adadaki tek kadın kalma hayallerine kavuşan Nagihan’ı neler bekliyor bakalım? İzleyelim, görelim.