Kooooooskoca
devran dönüyor. Bu döngüde kendi hiçliğimde kendimi yol ayrımlarında
buluyorum. Sizin gibi. Herkes gibi. Acaba hangisini seçersem hayallerime
ulaşabilirim? Yanlış beyaz ışığa doğru gitmiş olmayayım sakın? Ne var
ki sağdan da gitsem soldan da gitsem seçmediğim yolda hayat devam ediyor
olacak. Seçtiğimden çok daha güzel bir hayatı eliminizin tersiyle
itiyor olabiliriz ya da şeytanı görmezden gelip doğru yolu da seçiyor
olabiliriz, kim bilir? Bunu ilk önce sahip olma hırsıyla yapıyorum.
Sahip olma, mevcutu
koruma, elimden kaybetmeme sırasıyla. Ama artık yetti, bugüne kadar
seçmediğim tüm yollar, toplanın zamanlar arasında yolculuğa çıkıyoruz
hem de bir kral ile beraber. The King: Eternal Monarch
Her zaman olduğu gibi ilk önce künye:
Yönetmen: Baek Sang Hoon
Senarist: Kim Eun Sook
Oyuncular: Lee Min Hoo, Kim Go Eun, Woo Do Hwan, Kim Kyung Nam, Jung Eun Chae, Lee Jung Jin, Kim Young Ok
Kanal: SBS, Netflix
Tür: Fantastik, tarih, dram
Hikâye,
şeytanın insan oğluna paralel dünyadan yeni bir kapı açmasıyla
başlıyor. Kim daha iyi bir hayat yaşamak istemez, değil mi? Kore
imparatoru Lee Gon da (Lee Min Ho) monarşi ile yönettiği ülkesinden demokrasiyle yönetilen Kore Cumhuriyeti’ne doğru geçiyor ve hikâye başlıyor.
The King: Eternal Monarch
için beklentinin çok üstünde bir açılış yaptığını söylemek istiyorum.
Çünkü başta Kore olmak üzere artık hiçbir ülke kendi izleyicisi için
büyük prodüksiyonlar yapmıyor, dünya seyrediyor. Bu noktada The King: Eternal Monarch’ın nasıl olsa Lee Min Ho gibi bir başrol var, ne versek gider anlayışından fersah fersah
uzak, tamamen içeriğini satan doyurucu iki bölüm ile izleyicisi ile
buluştuğunu düşünüyorum. Kabul görmüş genel geçer Kore dizisi
dinamiklerinden yola çıkarak 1-4 arası yüksek tempo 5-12 arası daha
sakin bir akış ve 12-16 arası yüksek tempo ve kapanış bekliyorum. Umarım
bu ideal hızdan çok sapmadan finale kadar gideceği de aklımın bir
köşesinde.
Bölümler
boyunca devam edeceğini umduğum romantizm, dram ve komedi unsurlarından
da beklentim büyük. Çünkü dizinin senaristi Kim Eun Sook Secret Garden’da Heirs’a; Descentdent of the Sun’dan Mr. Sunshine’a kadar pek çok fantastik Kore dizisinin de senaristi. Haliyle bu durum güçlü kariyerin gerek diyaloglara gerekse hikâye örgüsüne yansıyacaktır.
Bir
izleyici olarak kendimi de hikâyenin içinde bir yerine iğnelemeyi
seviyorum. Kendi kendime soruyorum: Peki, ben bu hikâyenin neresinde
olacağım? Düşündüğümde sanırım bu hikâyenin `Maksimus`u olacağım diyorum. (Buraya da küçük bir spoiler bırakmış olayım.)
Açılış itibariyle karakterinde kendi içlerinde tutarlı olması da beni The King: Eternal Monarch’ın ilerleyen bölümlerini izleme motivasyonumu arttırdı. Her şey paralel evrende yaşanması gerektiği gibi bir açılış!
Oyuncu kadrosu da dizi için “gel bana, gel bana” yapıyor. Lee Min Ho –ki beyaz atlı prenstir kendisi- Woo Do Hwan, Kim Go Eun keyifli bir üçlü olmuşa benziyor. Poster ve açılıştaki bu uyumun dizinin ilerleyen bölümlerine de yansıyacağından eminim.
Itaewon Class için yaptığım yorum BURADA ve bu yorumda Park Seo Joon’un yanına pek kimseyi yakıştıramadığımdan bahsetmiştim. Park Seo Joon için ne düşünüyorsam Lee Min Ho için tam tersi! Yanına hangi partner gelse birlikte parlıyorlar. Erkekçilik yaptığım düşünülmesin. Bu star olmakla alakalı bir durum. Bu sebeple Kim Go Eun’ı çok şanslı görüyorum. 2020’nin sonunda "En iyi ekran çifti” olmaya aday.
Özetle; The King: Eternal Monarch hem görsel hem de içerik açısında çok iyi bir başlangıç yaptı. İlerleyen dönemlerde Netflix’te de yerini alacak. Fantastik ve tarihi dizileri takip edenler için de izlenmeye değer bir alternatif.
Bu
evrende ve paralel evrende izleyen, kanatlarınızı takmayı unutmayın.
Çünkü uçmak isteyenler için her zaman kanat bulunur. ^^
Zion.T - I Just Want To STAY With You (The King: Eternal Monarch OST)