Poyraz Karayel: Çok bekledik ama değdi mi dersiniz?

Devrim Toyran

''Size “baba” diyebilir miyim?''

Bir diziyi sabırsızlıkla beklememeyi öğrendim. Sabırla beklerken tırnaklarımı da kemirmiyorum çok şükür. İyi zamanlamanın büyüsüne inanıyorum. Şansı bol olsun, emek verenin ruhu doysun istiyorum.

Oğuz Atay’ı bilmeyen kızı küçümseyip, ona Cin Ali kitabı veren komiser Poyraz’ı (İlker Kaleli) ilk dakikadan itibaren sevmedim. Hiçbir şeyi beğenmeyen insanın hayatla bir derdi vardır bence. Oğluna yalan söylememeyi meziyet, dünyanın geri kalanıyla alay etmeyi marifet saymak da ne demek? Elinden, önce mesleği sonra da oğlu alınan Poyraz için üzülmekten çabuk vazgeçtim. Ödevine yardımcı olsun diye gelen komşu çocuğa verdiği “Hayat Bilgisi” dersi, bol mesajlı içeriği ile oldukça yersizdi. Çocuklarla ilişkisini kesinlikle arızalı buldum. Yalan söylemeyi ve komik olmayı çocuklar üzerinden halletmeye çalışmasını sevmedim. İleride bu adamın aşık olacağı kadını üzeceği de kuvvetle muhtemel. Poyraz’ın bir yanı mutlaka güçlü ve sevilir olmalı. Benim için henüz öyle bir yanı yok, üzgünüm.

Ayşegül’ü (Burçin Terzioğlu) izlerken Merhamet’deki Deniz’i izlediğimi farkettim. Tepkilerinde, mimiklerinde hala geçmiş dizisinden izler var. Fakat zamanla bunlar  kaybolacak eminim. Babası Bahri Bey’e sitemi, serzenişi aşırı doz acımasızlık içeriyor. Armut’un dibine düşmediği , baba-kız ilişkisinin arızalı olduğu nadir hikayelerden. Bu yanıyla biraz da olsa ters köşe. Güzel. 

Herkesin “Baba” dediği Bahri Bey’in (Musa Uzunlar) biyolojik çocuklarını ayırt etmem epey uzun sürdü. Çevresindeki insanlarla oldukça ilgili, kızıyla ilişkisi gayet hasarlı Bahri Bey’i, uyuşturucu ticaretine “hayır” dedi diye sevecek değilim tabi ki. Bahri Bey’in merhamet dozunu da açıkçası çok çözemedim.

Avukat Sema, (Emel Çölgeçen)  bence Bahri Bey’e aşık ve silahlı çatışma sırasında bile çantasını elinden bırakmayacak kadar enteresan bir kadın! Sefer (Görkem Arslan), siyah takım elbisesiyle oldukça hoş görünüyor. Lakin Sema’ya olan aşkı, kalbini ya saçları gibi ağartacak ya da takım elbisesi gibi karartacak. Zülfikar’ın (Celil Nalçakan) adı hikaye içinde parlıyor. Polis merkezine girmek istemeyişinin ve o fiyakalı isminin altında güzel bir hikaye var sanırım. Engin Benli ise hikayeye müthiş yakışmış. Ne güzel kötü adam olmuş öyle!

Mümkün mertebe karakterleri yorumladım. Herkesin oyunculuklarını çok sevdiğimi söylemeliyim. Hepsi ışıldıyor. Emeklerinin boşa çıkmadığı yollarının açık olduğu bir yolculuk diliyorum tüm ekibe.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER