''Hoşgeldin Poyraz Karayel..''

'Sonunda' dersek tek kelimeyle Poyraz Karayel'i özetlemiş olurum sanırım. Tanıtımları dönmeye başladığından beri -ne kadar oldu sayamadım bile- başlama tarihini bekledim durdum. Kanal o kadar çok fragman verdi ki, onları birleştirip bir bölüm izlemiş kadar olduk. Neyse, geç oldu ama güç olmadan başladı dizi deyip başlayayım yorumuma.

Öncelikle dizi yaz aylarında çekilmeye başladığı için bu soğuk karlı kış gününde içimizi ısıttı. Güzelim İstanbul'a kar da çok yakışıyor ama güneşli hâli bir başka. Hikaye geçmişten günümüze doğru geldiği için bu mevsim sorunu çok batmadı gözüme. Yabancı dizilerin bir sezonu olacak kadar bölüm stokladıkları için elden gelen başka bir şey de yok zaten. Zaman atlamalarından bahsetmişken Poyraz'ın bu işe nasıl bulaştığı ve nasıl kurtulduğunun kısa kısa zaman atlamalarıyla bize gösterilmesini sevdim. Neden bu hale gelmiş, neyin peşinde hikaye insanı çabucak içine aldı. Ama ortada hala çözülemeyen bir sürü gizem var. Onlar da dizinin ömrü uzun olursa cepteler. Benim en merak ettiğim ise anne faktörü oldu. Tanıtımlardan annenin ölmüş olabileceği çıkarımını yapmıştım ben ama fena halde yanılmışım. Anne, alkol tedavisi için rehab'a gitmiş meğerse. Diziye katılacağı günü merakla bekliyorum. Umarım görmek nasip olur.

Dizideki aile ilişkileri fazlasıyla karışık. Baba kimlerin öz babası orasını tam çözemedim ben. Ama Ayşegül ve ölen abi sanki aşık olduğu kadından gibi bir izlenim bıraktı ben de. Ayşegül'ün diğer iki kardeş Songül ve Sadrettin ile olan diyaloglarına bakarsak üvey kardeşler sanırım. Yakında açıklığa kavuşur umarım bu durum. Poyraz ve oğlu arasındaki ilişki özenilecek cinsten ama Ayşegül'ün içi giderek bakmasına hak verdim ben. Sanırım Poyraz'a giden yolda da ilk adım bu olacak Ayşegül için. Hiç göremediği baba sevgisini Sinan-Poyraz ilişkisinde tadacak.

Atışmayla başlayan aşklara bayılan biri olarak Ayşegül-Poyraz beni ilk dakikadan içine aldı götürdü. İkilinin araya baba olayı girmeden tanışıp, etkilenmelerine sevindim. Umarım ikinci adım da böyle olur diyorum ama son sahneye bakılırsa işler pek istediğim gibi gitmeyecek.

Mafyatik olaylar, silahlar, adam öldürmeler işin içine girmesine rağmen araya iliştirilen komedi unsuruyla sevmediğim bu sahneleri bile zevkle izledim. Özellikle; dizide ki ismini bilmiyorum ama 'Taş Kafa' diye hitap ettikleri adam favorim oldu bile.

Sonuç olarak Kanal D bize izin verdiği müddetçe bu dizinin alıcısıyım. Vatana millete hayırlı olsun. Beğendiğim bir ilk bölüm oldu, yolu uzun olur umarım. Bölümde emeği geçen herkesin emeğine sağlık.