Emre, her tasarım firması patronu
gibi oldukça yakışıklı, masum sevgilisi Deniz’e çok aşık ve sonradan
öğrendiğimiz kadarıyla içkiye dayanıksız bir gençtir. Deniz’e olan sevgisi
sebebiyle onun kardeşi Ezgi’ye de iyi davranmaya çalışır ama kendisine hazırlanacak
kumpastan habersizdir. Deniz’e doğum gününde şahane güller yollayıp çok güzel
bir yüzük aldığının hemen ertesi günü başına geleceklerden bihaber olmasıyla
bizi üzer.
Oğlunu cendereye sokmak için akşam yemeği bile sipariş veren kötü kalpli cadı <3
Doğal olarak Emre’nin aynı
zamanda gözünü holdingi ele geçirme hırsı bürümüş kötü kalpli de bir annesi
vardır. Hatice Aslan tarafından canlandırılan Perihan Bademli, hain ve paragöz
olmanın tüm klişelerini yerine getirmiş bir insandır ve gerek oğlunu sevdiği
kızdan ayırmak konusundaki kararlılığı (başka bir kadının oğluyla bir gece
geçirebilmesi için gerekli ortamı hazırlamaya kadar) gerek ses tonu ve
mimikleri ile Hatice Aslan’ı sanki daha önce bin defa aynı rolde izlemişiz gibi
bir yoruculuğa sahiptir.
Tabii bir de Deran Holding’in
gerçek sahibinin kayıp torunu, onların yeğeni ve avukatı ve bir ilişkiler ağı
var ama çok karışık bulduğum ve yanlış anlamış olma ihtimalim yüksek olduğu için o
kısımları detaylı anlatamıyorum. Belki bir kere daha izledikten sonra anlatmayı başarabilirim. Dizinin neredeyse tamamı her türlü klişeyi tam
orta yerinden vurmayı başarmış bence ve devamında ne olsa şaşırmayacağımız bir
noktaya daha ilk bölümden gelmiş.
Uzun ömür ve iyi seyirler dilerim.