Amerikan dizisi yorumlarıma geleneksel
Türk aile reisi mottolarından birini başlık olarak seçtim ki iki
kültürü birleştireyim, Asya ile Avrupa arasında köprü görevi
göreyim diye. Bu sorumluluk bilinciyle büyükelçi olacak hatunum
ama burada böyle kafiyeli cümle kurma derdindeyim, resmen
harcanıyorum.
Büyükelçi olacak hatunum dediğime
bakmayın; kariyer kadar aşk da önemli. Hatta ideal koca adayımı
buldum sanırım; ben bu dizinin kurgucusuyla ciddi düşünüyorum. Şenlik ateşi kesitlerini de evlilik teklifi videosu olarak kabul edebilirim. Adam her hafta 45 dakika gibi kısıtlı bir sürede resital sunuyor bize. Ben de
yazımda bir kurgu numarasına giderek son sahne hakkında methiyeler
düzerek işe başlamak istiyorum. Şüphesiz ki, dizinin en gümleten
sahnelerinden biriydi Annalise finali, aksini iddia eden fark etmeden ıslak tuvalet
terliği giymeye mahkum olsun. Dört bölümdür ilk kez bir sahnede
şarkı kullandılar ve o kadar dozunda, o kadar kısıktı ki shazam
bile algılamadı şarkıyı, düşünün.
Burak Yılmaz'ın kaçırdığı gol sonrası üzüntüsü
Pekala peruk düştü, kel göründüğüne
göre Sam'in uçan kuşa bile yalan borcu olmasını geçtim, tam bir
overrated olduğunu düşünüyorum. Bu adama neden her jenerasyondan
kadınlar alenen yürür ki.. Bir de muhtemelen karı-kız uğruna
cayır cayır yanıyor zaten. Senin karın Annalise Keating, bir
işler karıştırma konusundaki cesaretin ve rahatlığın beni
benden aldı. Instagram fenomeni gibi üniversite öğrencinin
telefonuna da anı yakalayıp yakalayıp atmışsın, ya sen şapşik
misin? Sosyal medya, gelişen teknoloji nelere sebebiyet verdi;
Jannifer Lawrence gibi kalırsın ortada öyle..
Benim Adım Gültepe'den sonra Ahmet Çakar'dan HTGAWM yorumu
Dört bölümdür son derece
suratsızlığı, vasıfsız ortada dolanmasıyla kafamda deli
sorulara sebep olan tek bir isim vardı, o da Bonnie. Patronunun
kocası ile kesişmekten başka bir işlevi yoktu fakat bu bölümde
onun da rakip tanımayan bir stalker olduğunu öğrendik. İşinde
fena bir kadın değil, sadece bu sebebe de bağlamak istemiyorum.
Belki de Lila cinayetinde başından beri Sam'den şüpheleniyordu,
kendince yöntemler geliştirmiş öyle.. O karanlıkta, o mesafeden,
siyahi bir adam olan Nate'i ayırt etmesi de onun kartal gözlü
olduğunun bir kanıtı. Bonnie her an her şeyi yapabilecek bir
izlenim bıraktı bende; hazır bu bölümde ''asistanlarınızı
eziklemeyin'' mesajı verilmişken..
Sana iltimas bitmez bende!
Rebecca yakası, Lila cinayeti
kapanmayacak; her geçen bölüm daha da ilerleyecek gibi gözüküyor.
Bu yüzden de diğer davalar daha çerezine çözülmelik bir hal
almaya başladı. Şirket davasında, gay asistanın sırf kendini
ezik hissettiği için yıllardır çalıştığı patronunu
dolandırması ve iş patlayınca intihar etmesi gibi. Set arasında,
kahve içerken ortaya çıkmış bir acelecilikte dursa da ben bu
olayın aslında tamamen Connor Walsh'u yüceltme politikasına
yönelik olduğunu düşünüyorum. Çünkü Jack Falahee'nin müthiş
elektriği ve Connor karakteri eline fırsat geçtiği zaman alıp
yürüyor. Wes falan hikaye yani. Bu açıdan bakarsak Connor'un bu
pek yasal olmayan ama adamı ipten alan çözümleri devam edeceğe
benziyor. Oliver'ın azalarak bitmesini istiyorum ama Connor ile
ilişkileri evlilik yolunda ilerliyor gibi; en zor zamanlarında
birbirlerine koşmalar, omzunda ağlamalar.. Sam cinayetini Oliver ve
Asher'in üzerine yıkabilirlerse hiç fena olmaz, hem romantik
Oliver da Connor'a olan aşkını kanıtlamış olur! Tamam anladım,
siz cesur sahneler çekebiliyorsunuz ama Connor'u kadınlarla
paylaştığımız yetmiyormuş gibi şu erkeklerle takılma işini
gittikçe arttırmasak? Bu bünye bir Neil Patrick Harris, bir
Wentworth Miller vakasını daha kaldıramaz, lütfen..
Not: Annalise adlı karakterimizin
güven sorunu yaşayabilmeyi öğrendiği fakat kocasına bile
güvenmemesi gerektiğini bir türlü anlayamadığı dizidir. Eğer anlarsa dizinin biteceğini bir
türlü anlayamadığım dizidir.