Bölüm sonu oldukça etkileyiciydi ve fakat her şey o sondaki
etkileyici finale ulaşmak için olduğundan, bazı durumlar aklıma yatmadı. Mesela
Vildan Hanım niye birden Nihan’ın odasına gidip, neyi deli gibi aradı? Bana sırf, Zeynep’in
mektubunu bulup gerçeği öğrensin ve o silahı ona doğrultsun diye yapılmış gibi geldi. Sonracığıma Kemal’in
Zeynep’i polise ihbar edip, bunu da Zeynep’e söyledikten sonra kapısının
önünden ayrılması da büyük açıktı. Zeynep teslim olmaya ikna olmuş olsa bile
öyle başıboş bırakılır mı? Ayrıca hadi diyelim hastanenin kameraları çalışmıyor,
etrafta başka binaların kameraları filan da mı yok? Zeynep dışarı çıktıktan sonra,
taksiyle mi, arabayla mı nasıl gitti? Bir Mobese takibi filan yapılamaz mıydı? Bunların Kemal'in aklına gelmemesini, Gürcan’dan aldığı darbeden sonra yaşadığı kafa travmasına veriyorum. Hoş, Kemal Gürcan’ı da elinden bu kadar kolay kaçırmazdı ya,
neyse.
Son sahne diyordum; her ne kadar bazı şeyler sırf Emir
Zeynep’i oraya kadar götürebilsin ve mevzu orada büyük patlasın diye yapılmış
hissini edinsem de, ben bu sahneden oldukça etkilendim. Vildan’ın öfkesinin yol
açtığı felaket sonrası; Nihan’ın yaşadığı şok, Kemal’in hissettiği acı, Emir’in
hayreti, hepsi tam olması gerektiği gibiydi. Yukarıda bahsettiğim şekilde Kemal’le
empati kuramayan Nihan’ın, birine istemeden de olsa zarar verebilme ihtimalini
bizzat yaşayarak Zeynep’le empati yapmasının da kapısı açıldı diye düşünüyorum.
Onun da dünyası ani bir manevrayla tepetaklak oldu. Belki bu vesileyle, kaza
geçirdiğinde kendisine kan verenin Zeynep olduğunu öğrenir, hatta ihtiyaç
duyulursa kendisi de ona kan verebilir. Ben Zeynep’in öleceğini düşünmüyorum. “Kardeşinin
kardeşimi öldürmesi yetmedi Kemal, bir de ben veya benim annem senin kardeşini
öldürelim dedik.” denilmeyeceğine göre... Bu kara sevdaya bu kadar zift
eklemeye de gerek yok zannımca. Bebek de yaşar diye düşünüyorum, daha doğrusu
bunu istiyorum. O bebek Zeynep için hayata tutunma umudu, Emir için de belki de
gizliden başka biri olma isteğinin bir tezahürü.

İlk ve de son gecemiz, zamanı durduran...
Gerçi bir bebeğe daha hikayede yer var mı emin değilim. Zira
Deniz bebek bile unutuldu bu bölüm, gözlerim onu aradı doğrusu. Nihan onunla vakit
geçirip ondan güç almayı düşünmedi bile. Kemal’in, Zehir ve Ayhan’la birlikte
geleceğe dair kurduğu hayali, Deniz’in geleceğini güzelliklerle inşa etme, ona
güzel anılar bırakma isteğini tebessümle ve umutla izledim. Çünkü bunca
karanlığın içinde nefes deliklerine ihtiyacım vardı. Bu kadar enseyi
karartmayın yahu!
Önümüzdeki bölüm; silahı her kim ateşlemişse, tutuksuz
yargılanmak üzere serbest bırakılmasını ve Zeynep’in bir an önce iyileşmesini
temenni eder, Ozan’ın öldürülmesinde bir bit yeniği olduğunu Nihan’a bile düşündürecek
kadar net bir ipucuna kavuşarak gene sırt sırta, aynı yöne doğru mücadele eden
Kemal ve Nihan izlemeyi dilerim. Herkesin emeğine sağlık.
*Barış Manço, Kara Sevda