Dodd’un o iplerden kurtulması uzaylılar kadar beklenmedik bir olay bence. Zira babam hariç hiçbir insan o kadar televizyona dalamaz. Ed yine dışarıdaydı ve bölüm sonu yaklaşırken hala Mike Milligan’a nasıl ulaştığı aydınlanmamıştı ki en çok merak ettiğim konuların başında bu geliyordu. Meğer sadece bir gazete haberinden ulaşmış. Hayal kırıklığı mı? Evet. Mantıklı mı? Yine evet. Gazetenin diğer yüzünde de Hanzee’nin fotoğrafı ve Sioux Falls’da çıkardığı olay vardı. Bir yerel gazete için ne gündem ama…
Bölüm boyunca bir sürü şey oldu ama Dodd’un kulübede Ed’e kurduğu pusudan sonra o iki bıçak yarasına rağmen koca adamı nasıl kaldırabildiği konusuna takılıp kaldım. Göğüs kısmında da kaslar vardır ve nerden baksan bıçak 2-3 cm girmişti. O yaralarla kaldırması imkansızdı. Keşke daha farklı bir yol bulsalardı. Neyse bu da Fargo'nun nazar boncuğu olsun.
Bir insan asılırken gerçekten o denli morarır mı yoksa makyaj mı abartılmış? Ed’in kafası havada asılıyken gerçekten de kıpkırmızı oldu. Hani derler ya “aaa sapsarısın”, “yüzü bembeyaz oldu”, “utandı kıpkırmızı oldu” ben bu durumların hiçbirini insan yüzüne bakarak okuyamıyorum. Ed sağ olsun bana bu konuda bir ilk deneyim yaşattı. Evet adam kıpkırmızı oldu.
Tamam dedim, her şey bitti… Ed asılı duruyor, Peggy ise tek başına ne yapabilir ki? Hımmm… Son cümleyi aklımdan geçirirken nasıl şuursuz bir haldeydim acaba? Onu zaten bir kere haklamıştı. Yine haklardı ve hakladı da… Hem de en acımasız şekilde. Fakat her şey burada bitmiyor. Peggy’nin aptalca telefon konuşmasına kulak misafiri olup izlerini bulan Hanzee kapıdan girmek üzereydi ve polis de gelen Hanzee ihbarı sonrası çok uzakta olamazdı. Bu arada Hanzee'nin petrol istasyonundaki adamla olan karşılıklı sahnesi buram buram No Country For Old Men kokuyordu. Dizinin yürütücü yapımcılığında Coen kardeşlerin de olduğunu düşünürsek güzel bir selamdı.
Güle güle savaş çıkartmak isteyip de daha evli bir çiftle baş edemeyen koca yürekli adam. Seni hiç unutmayacağız.
Hanzee kulübeye daldığında ilk 5 saniye geçmek bilmedi. Her an sıkmasını bekledim. Hani zaman adeta uzadı derler ya, işte ondan. Sonrasında Dodd’un kafasına sıkması? Aslında kulübeye girdiği andan beri sözlerini dinlemeyerek bir şeyler olacağını bize sezdirmişti ama yine de kafasına sıkması en azından beni hazırlıksız yakaladı. Fargo bu sürprizlerle güzel.
Plan basit. Saçları ve tipi değiştir ve sayko çifti öldürüp işine bak. Peggy’nin adam yaralama konusunda nasıl bir kusursuz yeteneğe sahip olduğunu bilmediği için makası eline verip traş olmaya kalktı. Bu Truman’a atom bombası kullanma gücü verip o gücü kullanmamasını beklemek kadar optimist bir yaklaşım. Camdan görünen ve eve yaklaşan Lou olmasa dahi Peggy hamlesini yapacaktı ama ilk hamleyi Lou’ya ateş ederek Hanzee yaptı. Şimdi hamle sırası Peggy’deydi ve konu yaralama olunca asla ıskalamadığını biliyorduk. Hanzee de bunu öğrendi. Hem de çok acı öğrendi.
Hanzee ön kapıdan çıktığı anda Lou arka kapıdan içeri daldı ve sayko çifti elleri yukarda yakaladı. Lou, Hanzee’nin peşinden gidecek mi? Buluşma yeri ve saatini alan Milligan, Ed gitmeyince ne yapacak ve en önemlisi Dodd’un öldüğü haberini Gerhardtlar nasıl karşılayacak? Bu soruların cevapları da son iki bölüme kaldı. Fakat eminim ki gelecek bölüm yazısının sonunda da en az bu kadar daha farklı soru sorarım. Çünkü Noah Hawley çılgın bir adam.
Haftaya görüşürüz.