Vakti zamanında bu siteyi açarken, sadece eğlencelik içerik üretmeyi değil, sektörün keyfini ve sıkıntılarını da okura ulaştırmayı planladığımı söylemiştim. Sektörün artık azalan ama tükenmeyen köklü sorunlarından biri de ekibe ödeme yapmayan yapımcılar.
Zaten kanaldan aldığı parayla dizi çeken yani bir anlamda el kesesiyle iş yapan bu tip yapımcılar çok azaldı ama ne yazık ki bitmedi. Çoğu hâlâ sektörün ayağına dolanmak için yeni yöntemler buluyor.
"Kaç bölüm alacaklısın?" RaniniTv'de bu konuda yayınladığımız ilk yazıydı. Arkası gelmedi. Çünkü bilinen bir sektör gerçeğidir ki alnının ak sütü gibi helal olanı tahsil etmek için ses çıkarmak, dava açmak piyasada kara listelere girme sebebidir. Değildir de, sağlam bir tehdittir. Yeterince güçlü olmayan ve kuş kadar yövmiyelerle 24 saat çalışan emekçi de zaman içinde konuşmaya korkar, susar, siner. Konu kapanır gider..
Elbette para ödemeyenin gerekçesi gani.. Pek çoğunu dinlesen ağlar, çıkarır bayram harçlığını, emekli maaşını eline teslim edersin. Ancak bu sektörde batan ama borcunu ödemek için evini barkını satan yapımcılar da gördük; kanaldan aldığı parayı kişisel standartlarını yükseltmek için boca edip sağa sola borç takan da.. Bir yapım şirketine sığınarak aldığı maaşı ekibine ödeyen de gördük, önce arabasını evini yenileyen, ülke ülke gezen de... Ödeme yapmamayı marifet sayan, bu konuda anekdotlar üretip kahkahalar atanları da.. Parasını alamadığı için iş bırakan ekibin yerine yenisini kurmakta hiç zorlanmayanları da..
İşler 'ters' gidince aklına gelen ilk ve tek parlak fikir 'ekibin hakkından yemek' olan tipte yapımcıları sektörden tahliye etmek de aslen ve önce kanalların boynunun borcudur; bence. Neyse..
Buyrun, oyuncu menajeri Gülden Avşaroğlu'nun, ödeme yapmayan yapımcılardan bazılarını açıkladığı o tweetlere bir göz atın..
Aşağıdaki twettlere konu olan kurum ve kişilere de kapımız açıktır. Varsa bir itirazları, "o konu kapandı işte belgesi" diyecek olan, onu da yayınlamaya hazırız.