Hani
en sıkışık zamanınızda telefonunuza bir mesaj gelir de birden yüzünüzde güller
açar ya… Hıh, işte ben de tam o ruh haliyle yazıyorum. Çünkü uğurum, iki
gözümün çiçeğini çok özledim. Bugün baktığımda cebimde biriken anıların en
güzel sahiplerinden birisi olur kendisi:
İlişki
Durumu: Karışık!
***
İlişki Durumu: Karışık
ile vedalaşırken böyle demişim:
İlişki Durumu: Karışık dizisi kırk
hafta boyunca, her cumartesi akşamı (Cumartesiler bizimdir!) başarısını bir
daha, bir daha, bir daha kanıtladı. Ve sanılanın aksine güzide reyting
sistemimize yenilmeden, musmutlu bir son ile bitti. Bu noktada, devam eden
ve/veya arkadan gelen yapımlara da örnek olacağını umuyorum. Bundan bir ay, bir
yıl ya da on bir yıl sonra da İlişki Durumu: Karışık dediğimiz zaman
yüzümüzdeki gülümseme belirecektir. Kimimiz AyCan’ı, ElMur’u hatırlayacağız,
kimimiz ise bu süreçte edindiğimiz güzel dostlukları… İlişki Durumu: Karışık
sadece kendi hikâyesini değil; hikâyelerini izleyen herkes için de mutlu bitti!
Evet,
aradan bir yıldan biraz uzun bir süre geçti. Ama istemsizce her cumartesi beş
saniyeliğine bile olsa içimden “Bu akşam İlişki
Durumu: Karışık var mı?” diye geçiriyorum. Sanırım bu bir nevi saygı
duruşu.
Günü
değişmesine rağmen, final bölümünün yayınlandığı akşam reyting listelerinde
totalde 6, AB ve ABC+ gruplarında 8. sırada yer aldı. (Hayat Şarkısı, çak bir
beşlik kardeş! ^^)
Aradan
bir yıl geçti, evet! Hala içimden bu satırları söylemekten vazgeçmedim. Sanırım
bu benim uğurum!
Ah kalbim darma duman, senden iz yok hayli zaman
Duygularım feryat figan, bilmem nasıl yapsam hangi
kapıyı çalsam
Bir an sen yanımdasın, saçlarında tadımdasın
Sonra işte onunlasın, aşk mı bunun adı, beni benden
aldı
Kim kime yanık, anlat azcık korkmadan
Vazgeçme benden saklanırsan gözlerimden
Kim kime deli, yangın yeri halleri
Bir dargın bir barışık bu hikâye nasıl biter
Kendimle iyiydim ben, nerden çıktın be bilmeden
İçimdeki yalnızlığı, duvarlarım çöktü, avucuna düşü
verdi
Kim kime yanık, anlat azcık korkmadan
Vazgeçme benden saklanırsan gözlerimden
Kim kime deli yangın yeri halleri
Bir dargın bir barışır bu hikâye nasıl biter
Bu
parça her bittiğinde, sanki bir güç yükleniyormuş gibi geliyor. Şöyle bir
silkelenip, kendime geliyorum. Fonda bu müzik, gözümün önünden sahneler akıp
geçiyor. Vay be diyorum, 40 bölüm + 1 sene… Neler öğrenmişim? Benden neler
almış, bana neler getirmiş İlişki Durumu:
Karışık.
*
Hayat
bu; bir bakmışız yapayalnız kalmışız. Yanımızda koca bir yaşam, üstelik enkaz
halinde. İnsan, bir şekilde yalnızlığa alışıyor. En yakın arkadaşı kendisi
oluyor. Sonuçta bazı şeyler bizim kontrolümüzde değil. Kaybetmeyi, kazanmayı ya
da elimizde tutmayı biz seçemiyoruz. Peki, ayağa kalmak, enkazı temizlemek,
yeniden başlamak zor mu? İlişki Durumu:
Karışık’tan ve hayatıma kattıklarından yola çıkarak cevap veriyorum: Hayır,
değil! Hiçbir şey için geç değil. Aksine hala nefes alabiliyorken, erken çok
erken! Ölümden başka her şeyin dermanı var, yeter ki o tren kaçmasın. Ayşegül
ve Can’ın hikayesi de böyle bir hikayeydi benim için. Tam da sıfırı tüketti
dediğimiz Ayşegül ve hayatına giren Can’ı.
İlişki Durumu: Karışık,
biz izleyenlerine asla büyük cümleler kurmadı. Bunu da vaat etmemişti zaten.
Gerek de yoktu. Çünkü samimiyetle kurulan basit bir cümle (büyüktür)
samimiyetsiz beylik laflar.
Hayat,
“Hayatta olmaz!”lardan ve etrafımız bundan başka hiçbir şey söyleyemeyenlerle
dolu olabilir. Varsın olsun! Çok da umurumuzda! Masallar, öyküler her yeni güne
daha umutla başlamamız için varlar. Ayşegül ile Can’ın masalı da öyle bir şeydi
işte bizim için. Ne zaman birisinden “Hayatta olmaz!” cümlesini duysam daha sıkı
sarılmaya başladım elimdeki işe. Çünkü gücümü beni demoralize eden insanlardan
değil; masallardan alıyorum ben!
***
Demem
o ki aradan ne kadar zaman geçti, Allah ömür verdikçe daha ne kadar zaman
geçecek. İlişki Durumu: Karışık
sadece bir ekran “işi” değildi benim için. Hayatımın dönüm noktasındaki
uğurumdu (Uğurumdunuz;) ) adeta. İyi ki ekranlardan geçmişsiniz, iyi ki
hayatıma, hayatlara dokunmuşsunuz. İyi ki gözümüzdeki iki damla yaş, yüzümüzdeki
tebessüm olmuşsunuz… Yokluğunda bile var gibi mutlu eden bu güzel işte emeği
geçen herkese çok selam, sevgiler!