Nasıl da çat diye yaz geldi. Kombiler açıkken hem de... Bi'
anda kapatıp tüm pencere ve kapıları açtık. Püfür püfür essin içimize,
ruhumuza, kalbimize... Yazın sıcaklığa kucak açıp güneşi bastık bağrımıza...
Bi' dk tam bastık mı acaba??? Yoksa biraz söyleniyor muyuz? Üstelik henüz
gelmişken yaz! Aniden bastırmışken güneşin ateşli sıcağı...
Öyle bi' anda olmuyormuş demek ki istediklerimiz.
Öyle bi' anda gelmiyormuş sıcak...
Öyle bi' anda gelmiyormuş soğuk..
Öyle bi' anda gelen var mıymış??? Kısmet...
İşte Bahar Özden bahar havasını aldın, içine çektin ammmaaa
biraz beklemede kalmalısın denilen bölümdü. Pek de hoş çok da hoş...
Yüzleşmelerle, anılarla, kızgınlıklarla, kırgınlıklarla, aldatılmaklarla
geçen... Tüm duygu durumlarına hakim olduğumuz bölümdü. Ben çok sevdim. Dora ve
Parla ve Rengin ve Necmettin yok yok Cemil'e rağmen ^^
Mesela Umay'ın yaptığı her ne kadar yanlış olsa da annesinin
hem onun yanında olup hem de bu şekilde davranmaması gerektiğini belirtmesi iyi
detaydı. Salt kızını korumayıp diğer kız çocuğuna da kol kanat gerdi. Bahar
böyle işte, daha önce de kanatlarının altına almıştı Parla'yı. Çünkü anne
olmak... Diyeceğimi sandıysanız, dızttttt... Çünkü Bahar olmak.. Çünkü insan
olmak, iyi insan olmak.. Yoksa Rengin'in de Nevra'nın da anne olduğunu
biliyoruz... ^^
Seren'in de Aziz Uras'a iyi gelmeye devam etmesi ne
kıymetli. En azından Bahar'ın başı kalabalıkken hatta kafasının içi dolup
taşmışken Seren'in işin Uras tarafına el atması pek değerli. Evet, başta sayıp
sövdüğümüz Seren'in karakter ilerleyişi mis kere mis...
Nevra'nın hatalarından demetleri de görmek de güzeldi.
Eşinin aldatmasına karşı tepkisi ve aslında tepkisinden kaynaklı bir kadının
ölümüne neden olması!... Ve bunun nasıl da saklı kalması. İşte şimdi hoş
geldiniz asıl hikayelere.. Kabataslak bakınca üzülür gibi olunuyor olsa da
detaylara girince boşluklardan kızgınlıklara iniyoruz...
Rengin'in dolarlarla buluşması sahnesi Timur'un en
karaktersiz karakterini de gözler önüne serdi. Ne de olsa Rengin elinin altında
ve hüzünlü adam rolüyle tekrar Rengin'i elde ederim pozları alkışlanmalıktı.
"Nasıl manipüle edilir?" Ders olsa hocası Timur Yavuzoğlu olur. Prof.
ne de olsa kendisi, orada da hemen adım atar öne doğru...
Timur'un her şeyi nasıl falso olur??? Yani insanın kendisini
hiç değiştiremediğinin kanlı canlı kanıtıdır kendisi. İnsan kendisine gerçekten
tek bir şey bile katmaz mı??? Yani bu hobi de olur, ciddiyim hobi eklemek bile
olur. Timur gençken nasılsa aynı kalmış!!! Hee ürün reklamı aldığı için yaptığı
akşam yemeğini saymazsak ^^ Gündemi Timur üzerinden yakalamalarına bayılıyorum
o ayrı. Keza Mehmet Bey'in bu kadar nefretimizi kazanması da sağlam ve güzel
oyunculuğunun sonucu. O kısmı katiyen söz yok.
Dora..
Dora'ya rağmen dedim ya. İşte Dora'nın da bi' öyküsü, giriş
nedeni olmalıydı. Ve ilk başta bunu Evren'e kendisini hatırlatmakla kullandı.
Oradan tanımadı Evren. Sonra Evren'in etrafında turlar attı, ortamlarına girdi.
Evren'den yine ses yok. En sonunda pes etti ve konuşarak belli etti kendini.
Evren tanıdı, hatırladı geçmişini ammmaaa istiyor muydu bunu??? Silmek
istediklerini silmişti çoktan. Çoğu insanın başaramadığı silme işlemini
yapmıştı canımız ciğerimiz hocamız...
Dora'nın yolu Timur'un yanında olayım, Bahar'la
boşanmasınlar, Evren'i de ben alayım ise.... Çok çekersin sarı saçlı kadın
çoookkkk... Sonuçta biten bitmiştir. Geçmiş gitmiştir. Bugüne bakmalıyız ve
Evrenciğim bugüne bakıyor Bahar Özden ile ^^
Çağla'm da Çağla'ma bol parantez açmak istediğim için direk
kapa parantez yapıyorum. Çok uzun çok derin orası... Çok kalp... Hem de en en
enlerinden. ^.^
Bahar'ın yeni hayatı başlıyorken tutunmaya çalışırken
kanatlarını çırpmaya başlarken acemi. Sadece acemi. Ve Evren ile ve Çağla ile
ve çocukları ile ve annesi ile ve Ayhan Hn ile ve bizlerle ve birlikte...
Başaracağız hep birlikte... Sadece baharı beklerken direk yaz geldi...
Sevgiler...