İyi-Kötü Savaşı'nın şahikası Rick Grimes

Nitekim finale doğru Rick'in içinden adeta bir adet Vali çıktı. Rick Grimes final bölümünde, "İdolüm The Governor" diyen beden dili ve replikleriyle karşımıza dikildi. Sakalını kestiği sahnede, aynaya bakarken ustura ile gözünü de çıkaracak diye korkmadım desem, yalan olur. Hayırlara vesile olsun.. Bu sezon kendi içinde en çok dönüşüm yaşayan karakter elbette serinin lokomotifi Rick oldu. Dramanın başarısı içine dahil olan karakterlerin geçirdiği değişimlerle ölçülür. Elbette bu değişimler yenilebilir ölçüde olmalıdır. Yerli yazaralarımızın yakasına yapışan "tutarsızlık" hastalığından mütevellid iki bölümde bir değişen karakterlerden bahsetmiyorum. 

Rick, dördüncü sezondan beri zaten evriliyordu. Küçük grubunu hayatta tutmak, çekirdek ailesini kollamak artık ona yetmez olmuştu. Gözlerine ve yer yer sözlerine yerleşen, "Ben bilirim!" tavrı bu sezon finalinde de zirve yaptı. Üstelik aşk ile tetiklenip Jessie'yi maruz kaldığı koca şiddetinden kurtarmaya kalkmasına da sıfır puan verdim. Jessie, "Bunu herkese yapar mısın?" dediğinde, "Hayır ya sana yanığım ondan yapıyorum" demesinden hoşlanmadım. Oysa Carol'dan önce ideal bir lider olarak durumu ilk onun fark etmesi gerekirdi. Bu durum da Rick'in duygu geçişleri yaşadığında tedbiri ve gözlem yapma halini elden bıraktığının ipucu değil midir sizce de?

Ekstrem sporlara müptela olanların diline dolanan en büyük öğüt, "Profesyonelleştikçe ölüme yaklaşırsın, dikkat et" olur. İnsan bir konuda bilgi ve tecrübe kazandıkça, kendine ve becerilerine güveni yükseldikçe karar mekanizması ve muhakeme yeteneği zaaf göstermeye başlayabilir. Rick önümüzdeki sezonda Alexandra'da "Ne tatlı diktatördün sen Rick Abi" tadında dolaşacak ve bu hayatta kalmanın ustası olmuş karakter en büyük dersini çok daha yakın bir kayıpla ödeyecek olabilir mi? Morgan da kapıya dikilmişken altıncı sezonda Rick Paşa'nın alacağı hayat derslerini izlemek büyük zevk olacak!

Bu arada #RIPTheGovernor, teşekkürler David Morissey! I will always love u!