Everything, Everything: Romantik ve keyifli bir gençlik filmi

Everything, Everything: Romantik ve keyifli bir gençlik filmi
Tüm evde tek başına olunca bile sıkılabiliyorken insan, günlerce evde kaldığınızı düşünün. Sonra bunu haftalarla, aylarla ve günlerle çarpın ve ömrünüzün dört duvar arasında geçtiğini, evin dışına adımınızı dahi atmadığınızı getirin aklınıza.

Nicola Yoon’un aynı adlı kitabından beyazperdeye uyarlanan Everything, Everything / Her Şey, 17 yaşındaki Madeline’nin hayatını anlatıyor bizlere. SCID (Severe combined immunodeficiency) yani bir çeşit bağışıklık yetmezliği olan ağır kombine immün yetmezliği teşhisi konmuş olan Maddy, hastalığı sebebiyle sterilize edilmiş evinin dışına çıkamıyor, radyasyonla temizlenmiş kıyafetleri dışında kıyafet giyemiyor. Evden çıkamadığı için okula da gidemeyen, eve yabancı giremediği için tanıdığı insanlar annesi, hemşiresi Carla ve Carla’nın kızı Rosa’dan ibaret olan Maddy, boş vakitlerinde ise spor yapıyor, internet üzerinden evde eğitim alıyor, kitap okuyup okuduğu kitapların eleştirilerini internet üzerinden paylaşıyor.



Her genç gibi Maddy da çocukluktan erişkinliğe geçişin aşamalarını yaşıyor. Ancak kendi gibilerden izole bir dünyada yaşayan Maddy’nin ergenliği herkesinkinden daha farklı geçiyor. İçinde fırtınalar kopmuyor ya da etrafında gördüğü yaşıtlarının hayatlarına imrenmiyor. Zira o, çoktan kabullendiği ve aslında kabullenmekten başka şansı da olmadığı durumunu diğerlerine göre çok daha iyi koşullarda yaşıyor. Fakat Maddy’nin hayatı, sokakla, çevreyle temas etmeye başladığı noktada değişime uğruyor. Zira yan eve taşınan yeni ailenin oğulları Olly ile daha ilk görüşte yaşadıkları etkileşimle birlikte artık içerisinin kendi için yeterli olmadığını fark ediyor. Ve bu noktadan itibaren cam duvarları aşmanın mücadelesini veriyor, çevreyle teması olmadığı için daha önce tatmadığı duyguların içinde kopardığı fırtınalarla başa çıkmaya çabalıyor.



Başrollerini Amandla Stenberg ile Nick Robinson’ın paylaştığı Everything, Everything / Her Şey, insanı içine çeken ilginç hikayesiyle alışılagelmiş gençlik hikayelerinin dışına çıkıp, son dönemde revaçta olan ‘empati’ kavramı üzerinden keyifli bir macerayı önümüze seriyor. Sosyal bir canlı olan insanı zorunlu olarak çevreden koparan, bu yönüyle nispeten bir düşünce deneyini anımsatan hikaye buna karşın ergenliğin diğer sancılarını ele almaktan kaçınarak bir noktadan toz pembe bir masal halini alıyor. Maddy ile Olly’nin ilişkisi her ne kadar ilk bakışta sevimli de görünse, gerçeklik düzlemine yatırıldığında inandırıcılığını kaybediyor. Hikaye Maddy’nin perspektifinden anlatılıyor olsa da Olly’nin hasta bir kızla birlikte olmayı kabullenmesi noktasının eksikliği kendini hissettiriyor, insana “gerçek olamayacak kadar güzel” dedirtiyor.



Romantik gençlik filmlerinden bir süredir yoksun olan vizyonda Everything, Everything hem keyifli vakit geçirmek isteyen çiftlere hem de aşkın gücüne tekrardan inanma ihtiyacı duyanlara bir umut oluyor. Aksiyonun, gerilimin ya da bilimkurgunun karışmadığı saf bir dramatik-romantik gençlik filmi ola Everything, Everything her ne kadar hafızalarda uzun süre kalacak yapımlardan olmasa da gerek dramatik tarafı, gerek romantik jestleri ve son olarak da duvarları ortadan kaldıran sahneleri ve metaforlarıyla salonu keyifle terk etme garantisi veriyor. Filmin uyarlandığı Her Şey kitabını merak edip bir göz attığımı da itiraf edeyim. Zira film bittikten sonra “acaba kitapta bunu nasıl almış?” diye soruyor insan kendine… Şimdiden iyi seyirler, kitabını alanlara da keyifli okumalar.


BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER