Hayat Şarkısı: Kerim Cevher ve babalığına dair

Bebeklerini birey olarak gören Kerim’in Bahar’ı da sessizce ve samimiyetle kabullenip bir birey olarak yaklaşmasına hayranım.

Kerim, Bahar’ı öğrenmeden önce öğrendiğinde neler yapabileceğine dair bir sürü şey düşünsem de kabulleneceğine inancım tamdı. Fakat bu kadar kısa sürede böylesine yakın bir bağ kuracağını da düşünmezdim. O ilk şoku atlatıp Bahar’la karşılaştığı an, ona baba olmuştu Kerim. Bir su damlası kadar annesine benzeyen Bahar, sanki hissedermişcesine babasına benziyor günden güne. Ona söylenenleri sorgulayan, ilk anda hiçbir şeyi kabullenmeyen tavırlarıyla bir su damlası kadar olamasa da Kerim’e benzeyen Bahar…

Kerim’le Bahar’ın elini uzattığı o an bir baba-kız ilişkisinin de temelleri atılmıştı aslında. Bahar’a “Kızım!” diye seslenmese de, bakışlarının altında yatan sözcükler de bu ilişkinin sağlamlığını gösterir bir bakıma. Hülya’nın kendini hazır hissetmesini beklerken, Bahar’ın kendini yalnız hissetmemesi için onunla konuşur durur Kerim. Babalığın hükmetmek olmadığının bilinciyle Bahar’ın fikirlerini sorar, yanlışları sakin sakin anlatır.

Hülya, Bahar’ı elinden tutup da sıcak yuvalarına getirdiğinde ‘baba’ sözcüğünü de anlamlarına ayıracaktır Kerim. Şefkatiyle sessizce sarmaladığı Bahar’ı koynuna basacaktır tereddüt etmeden. Hülya gibi güzel bir kız çocuğu olan Bahar’ın elinden tutacak çevre gezileri yapacaktır belki de.

Öyle işte, güzel babadır Kerim Cevher... Kalabalık Cevher malikanesinden uzaklaşmasına neden olan, kendini bir zırhın içine kapatmasına mecbur bırakan tutumlardan uzakta, babalığın zaaflarını elinin tersiyle iterek babalığına her geçen gün farklı anlamlar yükleyerek çocuklarıyla beraber büyümektedir.
BİZE YAZIN!
Ad
Soyad
e-mail
Mesajınız
GÖNDER