Bugün arkadaşlarla Christopher
Nolan'ın henüz yedi yaşındayken çektiği fantastik kısa filminden
bahsettik. Yedi yaşındayken tek derdim; Şahane Pazar'ı izleyip
Süheyl Uygur'un her hafta giydiği kıyafete tarz mı değil mi
yorumu yapmaktı. Daha yedi yaşındasın yahu, ne ara okuma-yazmayı
öğrendin de senaryo yazdın, bir de üzerine film çektin? Beşinci
boyutlar, rüya içinde rüyalar yardırıyorsun ama bari bir de
geçmiş zamana turlamayı bulsaydın.. Eğer sipariş üzerine
çalışıyorsan, tam olarak aradığım şey şu: Zaman tüneli.
Ranini'nin ''Şunu izledin mi?''
sorusuna karşılık her defasında ''yaşım yetmiyor..'' demekten
YIL-DIM artık. Yetmedi, anneme sardı şimdi de. ''Annenin
unutamadığı dizileri'' yaz dedi. İyi de benim annem 75 doğumlu,
hatırladığı diziler de milenyum çağını buluyor. Herkesi
kendin gibi ''olgun'' mu sanıyorsun Ranini? Anneannemi rahat bırak
bari, ''git git, ona sor'' diyor.. Evveliyatıma kadar insek de verim
alabildiğimi söyleyemem. Benim ailem televizyon bağımlısı
çıkmadı, ben kime çektiysem..
Ben anneme sordum unutamadığı dizileri, o hatırlamaya çalıştı. Anlattıkça açıldı, açıldıkça anlattı..